Sout Heastern Louisiana Üniversitesi'nde İşletme üzerine yüksek lisans yapmak için 2003 yılında Amerika'ya giden ve başarılı bir öğrenci olan Emre Ünlü, okulu biter bitmez kendisine kapılarını açan bir şirkette stajyer yönetici olarak işe başladı. İki yıl sonra şirkete yönetici olarak atanan, bu sırada üniversiteden arkadaşı Işık Ünlü ile evlenen Emre Ünlü'nün mutluluğu, 2 oğullarının dünyaya gelmesiyle perçinlendi. Ailesiyle New Jersey'de yaşayan Emre Ünlü'de, 4 ay önce yüksek ateş ve halsizlik şikayeti belirmeye başladı. Şikayetlerin geçmemesi üzerine, New York'ta bulunan ve dünyanın en önemli merkezlerinden biri olarak kabul edilen bir hastaneye giden Ünlü'ye 4 ay boyunca çeşitli tetkikler yapıldı. Karaciğerinde tümör olmasından şüphelenen doktorlar, 3 kez biyopsi yaptı, ancak kesin bir tanı bir türlü konulamadı. 4 ayın sonunda safra yollarında kitle olduğu, ancak tümörün ulaşılması çok güç bir yerde bulunması nedeniyle ameliyat yapılamayacağını belirten doktorlar, Ünlü'ye 6 aylık ömür biçti.

Büyük üzüntü yaşayan Ünlü'nün ailesi yaşanan bu gelişme üzerine internet üzerinden hastalığı ile ilgili araştırma yapmaya başladı ve 2 hafta önce bu tür ameliyatların Türkiye'de de başarıyla gerçekleştirildiğini öğrendi. Arama motorundan yaptığı araştırmada İzmir'deki Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Ünal Aydın'a ulaşan Emre Ünlü, raporlarını ve filmlerini mail ile gönderdi. Prof. Dr. Aydın ile yaptıkları telefon görüşmesinde, "Bu ameliyatı gerçekleştirebiliriz" cevabını alan Ünlü, okyanus aşıp 8 bin kilometre yol kat ederek Türkiye'ye geldi. Hiç vakit kaybetmeden hemen ameliyat masasına yatıp, sağlığına kavuştu.

Emre Ünlü'nün karaciğerinin yüzde 60'ını aldıklarını, bu organın lenf nodlarını çıkardıklarını, ameliyat sırasında tümörlü parçanın incelendiğini belirten Prof. Dr. Ünal Aydın şunları anlattı:

"Emre Ünlü buraya geldiğinde karşımızda dünyanın en iyi merkezinde tanı konulmamış bir hasta vardı. Vaktimiz çok dardı. Emre Ünlü'yü ameliyat masasına aldık ve 4 saatte tüm örneklemeleri, radyoloji ve patoloji çalışmalarını yapıp tanımızı oluşturduk. 4 saat gibi bir sürede de karaciğerini ve tıp dilinde 'kolanjiosellüler karsinoma' olarak adlandırılan safra yollarını tümörden temizledik. Tabii ki bu bir ekip işi. Türkiye'de bu tür ameliyatları başarıyla yapabiliyoruz. Ameliyatın üzerinden 2 hafta geçti ve şu an herkes kadar sağlıklı bir insan. Çok yakında Amerika'ya giderek işinin başına geçecek ve ailesine kavuşacak."

Türkiye'ye gelmek için bir an bile tereddüt etmediğini vurgulayan Emre Ünlü ise yaşadıklarını şöyle dile getirdi:

"Türkiye'de ameliyat olacağımı söylediğimde 'Biz dünyadaki en iyi sağlık sistemine sahibiz. Neden başka bir ülkeye gitmek istiyorsun' dediler. Benim verdiğim cevap şuydu; 'Bu ameliyatın ciddi olduğunu biliyorum ama güven konusu çok önemli. Benim ülkemdeki hekimlerin ve imkanlarımızın daha geride olduğunu düşünmüyorum.' Bazen şifayı çok uzaklarda aramaya gerek yok. Yurtdışında da Türkiye'nin tıbbi açıdan gelişen bir imajı var. Amerika'daki doktorumun Türkiye'de çok büyük cerrahi merkezleri olduğunu söylemesinden gurur duydum. İnsanların pek çoğu bunu anlayamayabilir. Arkadaşlarımın pek çoğu Türkiye'yi haritada bile gösteremezken, bizim buraya gelip son derece güvenli bir şekilde bu ameliyatları yapmamız insanların Türkiye ile ilgili düşüncelerini de değiştirecektir."

Editör: Haber Merkezi