NEVRA UÇKAÇ- İTÜ Yüksek Mühendisleri Birliği Derneği İzmir Şubesi çatısı altında bir araya gelen müzikseverler koro çalışması yapıyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı tambur sanatçısı Metin Gülen ve Ege Üniversitesi Konservatuar Bölümü mezunu müzik öğretmeni Gözde Beşli ile birlikte şarkılar söyleyip keyifli vakit geçiren koro üyeleri, ikinci baharın tadını müzikle çıkarıyor. Türk sanat müziğinin koro üyelerine terapi niteliğinde olduğunu söyleyen Gözde Beşli, haftada bir gün buluşup 3 saat çalıştıklarını anlattı. İTÜ'nün ilk mezunlarından olan koro üyelerine zamanla musikiyle ilgilenen farklı meslek kollarından emeklilerin de katıldığını belirten Beşli, "Yaş ortalaması ileri olduğu için, bazılarının Alzheimer gibi endişeleri var. Hem bu hastalığı engellemek hem de keyifli vakit geçirmek için bir araya geldiler. Türk Sanat Müziği öğreniyorlar. Birçoğu müziği hem seviyor hem de bilgi sahibi. Bilimsel kanıtlara göre, şarkı söylemek ve musiki, alzheimer hastalığı için aynı zamanda bir tedavi niteliğinde. Notaları, şarkı sözleri ve makamları akılda tutmaya çalışmak beyni çalıştırıyor ve bu hastalığın engellenmesine katkı sağlıyorlar" dedi. Piyasada çok sayıda amatör koro bulunduğunu ifade eden Beşli, "Bizim farkımız, belli bir repertuvarımız olsa da şarkı aralarında şiir bile okuyoruz. Sohbet ediyoruz. Bir mola bile vermeden keyifli vakit geçiriyoruz" diye konuştu.

Grupta mühendislerin yanı sıra asker emeklisi, terzi gibi çok farklı meslek kollarından üyelerin olduğunu söyleyen tambur sanatçısı Metin Gülen, en yaşlı üyenin 85'inci doğum gününü birlikte kutladıklarını vurguladı. Gülen, "Amacımız hem hoş vakit geçirmek hem de klasik Türk sanat müziği eserlerini birlikte seslendirmek. Müziğimiz çok derin. Sevdiğimiz eserleri terapi niteliğinde okuyoruz ve çok zevk alıyoruz. Buradaki dostlarımızın hiçbiri profesyonel olarak müzikle iç içe olmamış. Ama hepsi çok başarılı" dedi. Koro üyesi 79 yaşındaki İsmet Çavuş, daha önce İTÜ korosunda görev aldığını 3 yıldır İzmir'deki çalışmalara katıldığını söyledi. Çavuş, "Burada hoş vakit geçiriyoruz. Müzik ruhun gıdasıdır. Her hafta cumayı iple çekiyorum. Hoş vakit geçiriyoruz. Hem sohbet ediyor hem de çayımızı içiyoruz" diye konuştu. Emekli memur Müfit Işık da memur emeklisi olduğunu söyleyerek "Bu koronun kurucusu aile dostumdur. Müzik hayatımda hep vardı. Lise yıllarında orkestrada gitar çaldm. İstanbul Türk Müziği Devlet Konservatuarı'ndan mezun oldum. Müziği hiç bırakmadım. Burada güzel vakit geçiriyoruz. Çaldığımızın tadına varıyoruz. Ortaya güzel zamanlar çıkıyor" diye konuştu.

EN GENÇ ÜYE, TORUNLARI YAŞINDA

Müziğin insanları bir araya getiren en önemli unsur olduğunu anlatan Ali Güler "Müzik hayatın gayesi ve kendisidir. Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi 'musiki hayattır'. Ben burada mutluyum" dedi. Koronun en genç üyesi 28 yaşındaki hipnoterapist Alp Akoğlan da şunları söyledi:

"Bu koroya bir arkadaşımın vesilesiyle katıldım. Çünkü klasik müzik hayranıyım. Ben 28 yaşındayım ve korodaki birçok kişinin torunu yaşındayım. Ama ruhların denkliği bambaşka bir şey. Benim ruhum da bu koroda kendini güvende ve buraya ait hissediyor. Aramızda ciddi yaş farkları var ama anlaşabiliyoruz."

DHA

Editör: Haber Merkezi