İzmir'de mülteciler ve insan hakları üzerine çalışma yapan kurumlar, 20 Haziran Dünya Mülteciler günü dolasıyla ortak eylem yaptı. Geçtiğimiz yaz binlerce mülteciye ev sahipliği yapan Basmane Hatuniye Parkı'ndaki eylemde mültecilerin devletlerce koşulsuz kabul edilmesi istendi. Eylemde, Türkçe, Kürtçe ve Arapça 'Mülteciler İçin İnsanca Yaşam' yazılı pankart ve 'Mülteciler Hoşgeldiniz', 'Savaşları Durdurun' ve 'Türkiye-AB Anlaşması İptal Edilsin' yazılı dövizler taşındı. Eylemi partaki bölge halkı ve mülteciler de izledi.

Kurumlar adına basın açıklamasını okuyan Halkların Köprüsü Derneği Başkanı Prof. Dr. Cem Terzi, devletlere seslenerek " Göçü bir trajediye dönüştüren savaşlardır. Savaşları durdurmadan göçü sosyal ve siyasal olarak kontrol etmek imkansızdır. Bugün yapılmaya çalışılan göçmen-mülteci ayrımı sahte ve geçersizdir; amaç göçü kısıtlamaktır. Küresel-kapitalist ekonominin çıkarlarını dayatan, bunun için  bölgesel savaşlar yaratmaktan kaçınmayan,  Ortadoğu ve Afrika'da hatta Asya’da askeri aktivasyon gösteren  her ülke her bir göçmenden, her bir mülteciden; bu büyük  trajediden sorumludur" dedi.

'YOKSULLARA SAVAŞ AÇILMIŞ DURUMDA'

Yaşanılanın bir mülteci krizi değil, en zenginlerin en yoksullara karşı yürüttüğü ortak bir savaş olduğunu ifaden eden Terzi şunları söyledi " Çıplak bedenlerinden başka hiçbir şeyleri olmayan milyonlarca insan kendi ulus devletlerinin yurttaşlık haklarından mahrum olduğu gibi , uluslararası karar alici örgüler tarafından da insan haklarından mahrum bırakılmış durumdadır. Tüm uluslar ailesinden dışlanmış, haklara sahip olma hakki esirgenmiş bu insan topluluğuna karşı basta AB olmak üzere  emperyalist devletler ortak bir savaş yürütüyor. Onları denizlere ya da  savaş, çatışma alanlarına yani ölüme sürüyorlar". Açıklamada devletlerden mültecilere yönelik açık kapı politikası izlenmesi ve mültecilik statütüsü sağlanması istendi.

'KOŞULSUZ 'HOŞGELDİNİZ' DEMELİYİZ'

Devletlerin mülteci ve sınır tutumuna karşı halkların mültecilerle dayanışmayı büyütmesi gerektiğini vurgulayan Terzi " O halde bize düşen bu savaşta mültecileri yalnız bırakmamaktır. Bize düşen bir buyuk dünya barışı talep etmektir. Her türlü ırkçı ve ayrımcı mülteci söylemlerine karşı çıkmaktır. Bize  düşen savaştan ve zulümden kaçan bu  insanlarla dayanışmak; onlara koşulsuz olarak 'Hoşgeldiniz' demektir" dedi.  

 

Evrensel

Editör: Haber Merkezi