Açlık grevindeki Nuriye Gülmen ve Semih Özakça için İnsan Hakları Derneği İzmir Şubesi, Türkiye İnsan Hakları Vakfı İzmir Temsilciliği, Çağdaş Hukukçular Derneği İzmir Şubesi, Özgürlükçü Hukukçular Platformu İzmir, Halkların Köprüsü Derneği, Hak İnisiyatifi İzmir ortak açıklamada bulundu.
 
Alsancak Türkan Saylan Kültür Merkezi önündeki açıklamada emek ve demokrasi güçlerinin temsilcileri de katıldı.  'Yaşamı Savunuyoruz' pankartının açıldığı eylemde 'Nuriye, Semih Onurumuzdur', 'OHAL'e Hayır', 'Susma Sustukça Sıra Sana Gelecek' sloganları atıldı.  Açıklama uzun süren alkışlı protesto ile başladı. 

Basın metnini okuyan TİHV Yöneticisi Çoşkun Üsterci hükümetin OHAL sonrası daha da büyüttüğü karanlık tabloya teslim olmayacaklarını belirterek "Ancak ne yaparlarsa yapsınlar boyun eğmeyeceğiz ve sonuna kadar direnip bu gidişata dur diyeceğiz. Çünkü onurumuzu, vicdanımızı ve cesaretimizi hiçbir şekilde teslim alamadılar.  Aslında ülkenin dört yanında günlerdir, aylardır insanlar dertlerini anlatabilmek, işlerine ekmeklerine kavuşabilmek için sıradanlaşan kötülüğün karşısına onur ve vicdanlarını dikiyorlar" dedi.

'SORUMLUSU HÜKÜMET OLUR'

Herkesi açlık grevindekiler için duyarlı olmaya ve harekete geçmeye çağıran Üsterci şunları söyledi "Çünkü yarın çok geç olabilir! Aslında iki kamu emekçisinin eylemi öncelikle kendilerini hukuksuz bir biçimde işsiz bırakan hükümete yöneliktir. Yurttaşların açlığa mahkûm edildiği koşullar bizzat Hükümet eliyle ve çıkardığı KHK’lar aracılığı ile yaratılmıştır. Dolayısıyla oluşabilecek ağır ve geri dönüşü olmayan sonuçlardan bizzat Hükümet sorumlu olacaktır. Hükümeti, bu görmezden gelme tutumunu sonlandırmaya, Nuriye Gülmen ve Semih Özakça’nın işe iade taleplerini derhal yerine getirmeye davet ediyoruz".

'SEYİRCİ KALMAYALIM'

Açlık grevindekilerin sağlıklarını ve yaşamlarını kaybetmelerine sessiz kalınmamasını isteyen Üsterci "Açlık grevi yapan iki kamu emekçisine ve oğlunun yasını tutmak isteyen babaya kulak verip, ‘artık yeter!’ diyelim. OHAL’e, KHK’lara, insan haklarına ve demokrasiye aykırı her türlü uygulamaya hayır! diyelim. Yükselen seslerimiz dalga dalga yayılsın, başka sesler ile buluşsun, birleşsin böylelikle yaşadıklarımıza, tanığı olduğumuz tüm zulüm ve kötülüklere karşı yaşamı savunabilelim. Çünkü kim ne derse desin, ne düşünürse düşünsün aslolan yaşamdır. Onur ve vicdan sahibi olarak yaşamak da direniştir. Yaşayacağız, direneceğiz ve mutlak kazanacağız" dedi.
 

EVRENSEL

Editör: Haber Merkezi