Buca'da bir eğlence merkezinde çıkan kavgada 48 yaşındaki Ali Batuş ile 50 yaşındaki Rahmi Doğan'ı tabancayla vurarak öldürdüğü ididasıyla tutuklanan Hıdır Arslan, 2 kez ömürboyu hapis cezası istemiyle yargılanmaya başlandı. Pişman olduğunu söyleyen sanık Arslan, ölenlerin yakınlarından özür diledi.
Davaya konu olay, Gölet Mevkisi'ndeki eğlence merkezinde geçen 25 Ocak'ta meydana geldi. Arkadaş grubuyla eğlenmeye giden Ali Batuş ile Rahmi Doğan, burada çıkan kavgada tabancayla vuruldu. Sırtından yaralanan Rahmi Doğan ile sol kasık ve sağ kalçasından yaralanan Ali Batuş kaldırıldıkları hastanelelerde yaşamını yitirdi.
Olayla ilgili soruşturma başlatan jandarma ekipleri, cinayet şüphelisi Hıdır Arslan'ı olaydan 5 ay sonra Bodrum'un Kavacık bölgesinde otomobille gezdiği sırada yakaladı. Gözaltına alınıp İzmir'e getirilen Arslan'ın, kardeşine ait nüfus cüzdanına kendi fotoğrafını yapıştırarak kullandığı ortaya çıktı. Susma hakkını kullanan Arslan tutuklandı. Olayı soruşturan Cumhuriyet Savcısı İmdat Akgül hazırladığı iddianamede, sanık Hıdır Arslan'ın iki kez ömürboyu hapisle cezalandırılmasını istedi.
İzmir 10'uncu Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki davanın ilk duruşmasına, tutuklu sanık Hıdır Aslan ile avukatı Volkan Hamamcıoğlu ve ölenlerin yakınları ile avukatları Tolga Turgut, Düzgün Yıldırım ve Ulaş Dürmüş katıldı. Sanık Hıdır Arslan ifadesinde, ölenlerden Ali Batuş'un kendisini üç yıl önce yanında bulunan arkadaşları ile dövdüğünü, fakat bu olaydan dolayı aralarında bir husumet bulanmadığını belirtip kendini şöyle savundu: "Olay günü aynı yerde alkol alıyorduk. Ali Batuş, bizim masaya kuruyemiş gönderdi. Ben de onların masaya meyve gönderdim. Hesabı ödeyip dışarı çıktım. Otomobile binerken Ali Batuş ve ölen diğer şahısla kapıda karşılaştık. Kendisine gönderdiği çerez için teşekkür ettim. O da bana 'Sen ne zaman adam oldun da benim masama meyve gönderiyorsun' diyerek hakaret etti. Ben de kendisine 'Ne biçim konuşuyorsun' diyerek cevap verdim. Ali abi, 'Yediğin dayakları unuttun mu' diyerek üzerime doğru yürüdü. Karşılıklı küfürleştik. Eliyle göğüsüme vurdu. Bana 'Seni öldürürüm' dedi. Belimden tabancayı çıkarttım. Ali abi de elini beline atınca, korkutmak amacıyla yere ateş ettim. Arkama dönerken bir ses geldi, tabanca bir kez daha ateş aldı. O kişi de yere düştü. Ben ayağı takılıp düştü sandım. Yaklaşıp baktığımda bir şeyi yoktu. Ali Batuş'un düşüp düşmediğini görmedim. Eve dönerken polis aracını görünce tabancayı attım. Ertesi gün ikisinin öldüğünü duyunca da kaçtım. Benim öldürme niyetim yoktu. Pişmanım, üzgünüm. Ben bir süre kaçtım, kardeşimin kimliği ile saklandım. Tabancayı da hasımlarım olduğu için taşıyordum. Huzurunuzda ölenlerin yakınlarından özür diliyorum."
Ölenlerin yakınları ise sanıktan şikayetçi olduklarını belirterek, en ağır cezaya çarptırılmasını istedi.
Mahkeme heyeti bir sonraki duruşmada olay görüntülerinin incelenmesine, tanık Mehmet Ali Bal'ın SEGBİS ile ifadesinin alınmasına, gelmeyen tanıkların zorla getirilmesine, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verip, duruşmayı erteledi.
