Türkiye Esnaf ve Sanatkarlar Konfederasyonu (TESK) Başkanı Bendevi Palandöken, normalleşme sürecine ilişkin İçişleri Bakanlığı Genelgesi’ne ilişkin açıklamalarda bulundu.

Palandöken'in açıklamaları şöyle:

“MAĞDURİYETLER ARTIRILARAK DEVAM EDİYOR”

“Genelge yayınlandı. Dolayısıyla yine fatura esnafa çıkarıldı. Tahmin ediyorum ki en zor durumda olan esnaf ve zanaatkar, bu yeni genelgede de mağduriyetleri sınırlandırılmadı. Artırılarak devam ediyor. İnsanlar gerçekten işlerinde güçlerinde sıkıntının ne kadar vahim boyutlara ulaştığını ifade ediyorlar. Yetkililere de biz bunları aktarıyoruz. Ancak bildiğiniz üzere tabi ki insan sağlığı en önemlisi. Bir haksız uygulama var. Bugün taksiler, minibüsler, otobüsler, şehirlerarası otobüsler yarım kapasiteyle gidiyorlar. Amenna ama havayollarında böyle bir uygulama yok. İşte bu adaletsizlikten esnaf yakınıyor. Beş yıldızlı otellerde yeme içme, mesafe kurallarına riayet edil edilmediği belli değil. Bir taraftan AVM’ler açılıyor diğer taraftan indirimlerin sınırlandırılması getiriliyor, ama kaldırılmıyor. İndirimdeki nereden, ne şekilde ithal edilip vasfının ne olduğu belirlenemeyen ürünleri sadece indirim yapmak suretiyle sadece halkın yoğunlaştığı alanlar olarak görülüyor. Aslında bunların bir haksız rekabet olduğunu belirtmek istiyorum. Herkes bu pandemiyle mücadele edecek. Biz de bu mücadelede yalnız kalmamalıyız.”

“MİLYONLARCA İNSANIN MAĞDURİYETİ SÖZ KONUSU”

Devletin esnafa verdiği kredilerin ödeme sürelerinin geldiğini fakat esnafın ödeyecek gücünün olmadığını belirten Palandöken, şöyle konuştu:

“415 mesleğin neredeyse tamamına yakını, yeme-içme sektörünün kısmen açık olması dolayısıyla diğer kesimlerin, kahvehaneler, kıraathaneler, açık alanlar, kafeler, restoranlar bulabilecekleri müşteriye nasıl hizmet verecek? Herkesin böyle ‘getir götür’de hizmet edecek yanında çalışanı da yok. Aile işletmeleri bunlar. Milyonlarca insanın mağduriyeti söz konusu. Bu işyeri kiraları, elektrik, doğalgaz gibi, sosyal güvenlik destekleri gibi primleri hem yanımızda çalışan hem kendimizin, bugün altıncı aya girdik neredeyse ramak kaldı. Bir lira kazanmadık. Kapalı işyeri. Nereden vergi ödeyecek? Devlet kredi verdi. Kredilerin süresi geldi. Esnafın ödeyecek hali kalmadı. Dolayısıyla birçok esnaf, kepenklerini açmak yerine kepenklerini kapatmak üzere. Çare arıyor, ‘ne yapacağız?’ diyor. Devletten, keşke bize iş verseler de biz de devletin yanında çalışsak gibi serzenişte bulunuyor. Onlarca işçi çalıştıran insanlar, gerçekten bugün sıkıntı içerisindeler. Bu sektörlerin sıkıntılarının mutlak giderilmesiyle ilgili bir an evvel adımların atılması lazım. İnsanlar gerçekten sıkıntı içerisindeler.”

“BİR AN EVVEL KÜÇÜK İŞLETMELERE GEREKLİ DESTEKLERİN HİBE OLARAK VERİLMESİ GEREKİYOR”

Kısıtlamalarda hakkaniyetsizlik olduğunu belirten ve küçük esnafa bir an önce hibe desteği verilmesi gerektiğini belirten Palandöken, şunları dile getirdi:

“Pazarda, hafta içerisindeki alışverişlerdeki Pazar yerlerinde açık olmasına rağmen marketlerdeki, hipermarketlerdeki kısıtlama süreciyle sınırlandırılması, bence hakkaniyetle bağdaşmıyor. Bir an evvel küçük işletmelere gerekli desteklerin verilmesi hem de hibe olarak verilmesi gerekliliğine inanıyorum. Bu sektörün yanlarında çalışan milyonlarca insan, kafeler, barlar, ses sanatçıları, sahne sanatçıları… Dolayısıyla kümülatif baktığınız zaman düğün sektöründe, kır bahçelerinde yapılamayan dolayısıyla bu tür mekanların kapalı kalmasının maliyeti hem ekonomiye hem de haksız rekabete sebep oluyor. Bunun için bir an evvel yetkililerin bu soruna bir çare bulması veya ortak akılla birlikte nasıl, ne yapabilirizin gündeme gelmesi lazım.”

“BİR SÜRÜNTÜNÜN BEDELİNİN 300 LİRA OLDUĞU ÜLKEMİZDE NASIL İNSANLAR TEST YAPTIRACAK”

Bendevi Palandöken, çalışanların sağlık gereksinimlerinin karşılanmasındaki aksaklıklardan söz ederek şunları belirtti:

“Bilim Kurulu açıklıyor. Doğru. İnsan sağlığı ön planda diyor, ama bir sürüntünün bedelinin 300 lira olduğu ülkemizde nasıl insanlar test yaptıracak. Nasıl o yoğunlukta gidip de bu aldığı günlük 100 lira, 150 lira yevmiyeden bu parayı verecek? En azından, bunların devlet tarafından karşılanması, insanların sağlık gereksinimlerindeki aksaklıkların bir an evvel giderilmesi, söylediğim bu esnaf kesiminin, yaklaşık 2 milyon işyerinin bir an evvel aşılanması dolayısıyla hizmet sektörünün durağanlığının önüne geçilmesi için gereken çalışmaların yapılmasını bekliyoruz.” (ANKA)

Editör: Haber Merkezi