ASYA YAŞARİKİZ /İZ GAZETE - Düzenlenen konferansa Güzelbahçe Kaymakamı Hüseyin Kulözü, Garnizon komutanı, Belediye Başkan Vekili ve Urla İlçe Müftüleri yer almıştı.
İz Gazete’de Gülsen Candemir imzası ile yayınladığımız haberde, konferansa ilçedeki ortaokul ve lise öğrencilerinin ailelerinden habersiz zorla götürüldüğü yazılmış ve konu böylece kamuoyu gündemine taşınmıştı.
Öğrencilerin, velilerin izni olmadan ders saatinde bahsi geçen konferansa zorunlu olarak götürülmeli ve konferansta konuşan Dokuz Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. İbrahim Emiroğlu’nun konuşmasının satır başları kamuoyunda tepkilere neden olmuştu.
ÖĞRENCİLER AİLELERİNDEN İZİNSİZ DERS SAATİNDE KONNFERANSA GÖTÜRÜLDÜ
Eğitim İş Sendikası, Emiroğlu’nun konferansta söylediği iddia edilen "Kızlar adet olur, adet olmak bir hastalıktır. Mutlaka tedavi olması gerekiyor. 15 yaşındaki kızlar evlenebilir. Kızlar tesettüre girsinler, edepli olsunlar. Devrimcilerin hayvani duyguları vardı, hayvan gibi saldırırlar. Ama k…larına tekmeyi yer otururlar. LGBT’lilermasum gibi gösteriliyor, onların tedavi olması lazım. Laiklik en büyük tehlikedir" şeklindeki ifadeleri nedeniyle Emiroğlu hakkında suç duyurusunda bulunmuştu. Konuyla ilgili Veli Der İzmir Şubeleri de suç duyurusunda bulunacak. Emiroğlu konuşması nedeniyle, Dokuz Eylül Rektörlüğü tarafından çalışmakta olduğu Mevlana Uygulama ve Araştırma Merkezi Müdürlüğü’ndeki görevinden de alnmıştı.
Emiroğlu da hakkında çıkan iddialar nedeniyle suç duyurusunda bulunacağını açıklamıştı.
KONFERANSIN SES KAYITLARI ORTAYA ÇIKTI
Olay sonrası söz konusu konferansın ses kayıtları teyit.org’ta yayınlandı. Enis Özdil isimli bir kullanıcının soundcloud’a yüklediği ses kayıtlarında Emiroğlu’nun konuşmasının tamamı yer alıyor.
Teyit.org’ta yer alan haberin tamamına buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Emiroğlu’nun konuşmasının satır başları:
“LGBTİ MASUM GİBİ GÖSTERİLİYOR, TEDAVİ OLMALARI LAZIM”
...Pornografi, ruhsal bozukluklar oluşturuyor. Pornografik siteler var. Veya ona benzer filmler var. Çok erken uyarma da bir problemdir. Ya adam öyle hızlı yaşıyor ki o zaman cinsel dönüşümler yaşıyor. O zaman hemcinsleriyle yani bir kısmı masum görünebilir ama bu LPGTİ (LGBT)’ler gökten inmedi. Yine yanlış eğitim, yanlış görme, yanlış özenme veya ailemiz kontrol edecek gerçekten bunlar mahrem değil, eğer bir cinsel problem, gerçekten biyolojik bir sıkıntı varsa tedavi yöntemine gidecek. Olabilir....
“LAİKLİK EN BÜYÜK TEHLİKEDİR”
...Biraz sonra bazı problemlere değineceğim, çağımızın en büyük tehlikesi sekülerleşmedir. Laikleşme yani hayatın kutsaldan arınması, yani ölüm ötesi endişenin olmayışı, yani işte yaşıyoruz boşver, Peygambermiş, Kutlu Doğum’muş, ahiretmiş, mezarmış, kabirmiş, hesapmış, cehennemmiş, cennetmiş ya geç bunları boş ver gençsin, ye iç gül oyna. Şarkılarımıza bile gelmiş, nedir? Aslında anlamı çok, gençlik şarkısı mı diyorlar? “Dünyaya geldik bir kere ye, iç, gül, oyna”. Bu hedonist telkindir. Birinci tehlike sekülerleşme yani umrumda değil din varmış, ahiret varmış beni fazla ilgilendirmez. Bu ateizmden de tehlikeli. Bırak kendi haline ya can çekişsin. Batılılar ne der “Tanrıyı kendi halinde ölüme terk etme...
“KIZINI DÖVMEYEN KIZINI DÖVER”
...Çocuğu iyi bir dinlemek lazım, nedir bir derdi var mı? Sıkıntısı ne? Biz dinlemeden vur öldür yapıyoruz. Yargılamadan as gibi bir tutum içerisindeyiz. Bu otoriter aile geleneği var bizde. Bazıları da çok laik, liberal. Aşırı demokrat. Hiç karışmıyor. Kimin eli kimin cebinde. Kızı gece bir buçukta gelmiş. Hiç umurunda değil. Bunlar güya çağdaş görünümlü. Yok, keskin sirke küpüne zarar verir. Her zaman evrensel prensiptir. Kızını dövmeyen dizini ileride döver. Bu bir evrensel yasadır, yani biz dalı bile buduyoruz. Çocuğu da aşırılıkları ne yapacağız komutanım? Budayacağız, terbiye edeceğiz. Yoksa dallı budaklı, kaba saba bir mahluk olur, topluma sıkıntı olur...
“KOMÜNİZM EN BÜYÜK TEHLİKEDİR”
...Şimdi evvelden bir ara 70’lerde falan “ben devrimciyim” demek bir modaydı gençler. Ne olduğunu da bilmez, neyi devirecek onu da bilmez. Bunun bir ileri adımı komünizmdir. Efendim şimdi gülersin, ben komünistim diyemez kimse değil mi… Efendim, ama gencin ruhunda ben devrimciyim demek, karşı olmak, otoriteye karşı çıkmak, baskıya, dayatmaya aykırı olmak vardır. Bu hayvani hırsı, gücü zaptetmez, raptetmezsen disiplinlik olursun, soruşturma geçirirsin, kovuşturma geçirirsin. İnsan, eylemlerine akıl ile ve din ile, edep ile, ahlak ile biçim veren kişidir. Bunları kontrol etmezsek cezalandırılırız...
“AİLELER 14 YAŞINDAKİ KIZLARINA MİNİ ETEK GİYDİRİP DIŞARI ÇIKMASINA İZİN VERİYOR”
...Çocuğa çok kızarsan yaramaz olur. Hiç kızmazsan aymaz olur. Yerine göre. Yalama yapmayacaksın. “Hadi kızım yemekten evvel elini yıka, hadi elini yıka” bir sefer söyle alışkanlık haline gelsin. Değil mi? “Aman kızım kısa etek giyme, aman etek giy”. O da sana tepkisel olarak bakarsın mini etekle karşına çıkıyor. Tepki çünkü çocuklarda tepkisellik vardır...
