Pisa testi sonuçlarını Eğitim Sen İzmir 1 No’lu Şube Başkanı Necip Vardal ile konuştuk.

Türkiye’deki eğitimin hala tüm alanlarda OECD ortalamasının altında kalmasını eğitim politikalarının iflası olarak nitelendiren Vardal, piyasa odaklı eğitim anlayışını eleştirdi.

“Pisa 2018 uygulaması sonuçlarının tartışıldığı bu günlerde OECD ülkeleri ortalamasının altında olmamızın, 37 OECD Ülkesi arasında okuma becerileri alanında 31. fen okuryazarlığı alanında 30. ve matematik okuryazarlığında 33. sırada olmamızın tek açıklaması yıllardır sürdürülen eğitim politikalarının iflas ettiğidir. Yıllardır sürdürülmeye çalışılan piyasa odaklı ve rekabete dayalı bir eğitim sisteminin sonucu ile karşı karşıyayız.” diyen Vardal, eğitim sisteminin okullar ve öğrenciler arasında farklılıkları arttırdığını söyledi.

Vardal, Pisa testi sonuçlarına değinirken okullardaki eğitimin ezbere dayalı olduğuna ve öğrencilerin eleştiri, sorgulama gibi öğreniş şekillerine kapalı yetiştirildiğinin altını çizdi. Okullarda verilen eğitimle öğrencilerin bilgilerini günlük yaşamla ilişkilendiremediğini de belirten Vardal “Pisa 2018 uygulamasının verilerini incelediğimizde 2009-2012 yıllarına ilişkin bandı aşa bilmiş değiliz.” dedi.

Pisa sonuçları üzerinde 4+4+4 eğitim sisteminin etkisinin olup olmadığını sorduğum Vardal “2003 yılından bu yana katıldığımız Pisa uygulamalarında OECD ortalamasına en çok 2012 yılında yaklaşılmış. İktidarın 2012 yılında uygulamaya koyduğu dört artı dört artı dört sisteminin Pisa 2018 uygulama sonuçlarına ciddi etkisi olduğunu düşünüyoruz. 2012 yılından sonra eğitimde yaşanan dinselleşme uygulamaları, felsefe ve bilim derslerinin ağırlıklarının azaltılarak dini içerikli derslerin artması, evrim teorisinin müfredattan çıkarılması, vakıf ve cemaatlerin eğitim sistemini kuşatmasının sonuçlarıdır. Eğitim Senin o tarihte yapmış olduğu itiraz, yürüttüğü muhalefet ve 2 günlük iş bırakma eyleminin ne kadar önemli olduğu bugün bir kez daha anlaşılmıştır.” değerlendirmesini yaptı.

2018 sonuçları Türkiye'nin okuma alanında yeniden 2012 yılındaki seviyesine yaklaştığını, matematik ve fen alanlarında ise 2012 seviyesinin de bir miktar yukarısına çıktığını gösteriyor. Vardal, 2015'den bu yana gerçekleşen bu ‘artışın’ olumlu bir gelişme olarak değerlendirilemeyeceğini söyleyerek “Pisa 2018 uygulama sonuçlarına göre ülkemizde öğrencilerin okuma becerileri alanında Pisa 2012 sonuçlarına yaklaşmasını, matematik ve fen okuryazarlığı alanında Pisa 2012 sonuçları henüz aşabilmesini Milli Eğitim Bakanlığının gördüğü gibi bir başarı olarak değerlendirmiyoruz. Aksine Türkiye'nin bu uygulamalarda kendi çizgisinde kabaca 10 yıl geriye gittiği söylenebilir. Kamusal eğitime, öğrencilerine ve öğretmenlerine hak ettiği önemi vermeyen, onlara yatırım yapmayan bir ülkenin başarılı olması mümkün değildir.” şeklinde konuştu.

TEST NE DİYOR?

Pisa 2018 testine Türkiye’den 186 farklı okuldan 6 bin 890 öğrenci katıldı. 15 yaş grubundaki öğrencilerin yüzde 73’ü söz konusu testi cevapladı. 2015 yılında yapılan teste göre Türkiye’deki öğrencilerin puanları arttı fakat Türkiye yine de OECD ortalamasının altında kaldı. PISA kapsamında öğrenciler "okuma, matematik ve fen" alanlarında verdikleri yanıtlara göre 1'den 6'ya kadar gruplara ayrılıyorlar ve en üst düzey "5 ve 6. seviye" olarak tarif ediliyor. Rapora göre Türkiye'de öğrencilerin sadece küçük bir kısmı en azından bir alanda yüksek (5 ve 6 seviyesinde) başarı gösterdi.

Editör: Haber Merkezi