TUGAY CAN / İZ GAZETE - Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’nin Narlıdere’de bulunan binasının üniversitenin ana kampüsünün bulunduğu Tınaztepe’ye taşınacak olmasına ilişkin sürecin yankıları halen devam ediyor.
Konuya ilişkin son olarak Güzel Sanatlar Fakültesi’nde görev alan 5 akademisyen Güzel Sanatlar Fakültesi’ndeki idari görevlerinden alınmıştı.
Güzel Sanatlar Fakültesi Tiyatro Bölüm Başkanlığı görevinden alınan Semih Çelenk ise İz Gazete’ye konuştu. Çelenk, “Bu kararın hukuki bir karşılığı yok. Biz akademik kurumları ve kurulları işletmeye çalıştığımız için görevden alındık” dedi.
‘KİŞİLER YA DA KURULLAR YETKİLERİNİ KİŞİLERE DEVREDEMEZLER’
Semih Çelenk, yaptığı açıklamada Fakülte Kurulu ve Senato’nun eğitim ile ilgili kurumlarda Fakülte Yönetim Kurulu ve Üniversite Yönetim Kurulu’nun ise yönetim ile ilgili kurumlarda söz sahibi olduğunu belirtti. Çelenk, “Kişiler ya da kurullar yetkilerini kişilere devredemezler. Burada söz konusu olan şey kurulların lağvedilmesiydi. Biz buna karşı çıktığımız için görevden alındık” diye konuştu.
Bir alt kurulların bölüm kurulları olduğunu ifade eden Çelenk, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Güzel Sanatlar Fakültesi’nde bulunan altı bölüm, bölüm kurulunu harekete geçirerek, bölüm kurullarından bu fiziki koşullar içerisinde eğitim yapılamayacağının altını çizdi. Fakat burada da bir eleme yaptıklarını görüyoruz. Bu kurullarda bazılarını almışlar bazılarını almamışlar. Kendilerince bir ölçüleri var. Bu ölçüler, resmi kurullarda kendinize göre olamaz. Anayasal haklar söz konusu”
‘İŞLEMİ UYGULAYANLARA VE GÖZ YUMANLARA TAZMİNAT DAVASI AÇACAĞIM’
2547 sayılı Yükseköğretim Kanununu da hatırlatan Çelenk, “Bütün bunlara uygun hareket etmek zorundasınız. Haksız bir soruşturma da açabilirsiniz. Bir işlem tesis edebilirsiniz. Bu sürecin hiçbiri doğru olmadığı için, benim avukatım bugün bu işlemin hukuksuzluğu, geri alınması ve yürütmeyi durdurma üzerine dava açtı. Bu davanın gidişatına göre bu işlemi uygulayanlara ve buna göz yuman üst yöneticilere de tazminat davası açacağım. Bu ciddi bir şekilde kişilik haklarının ihlalidir ve hukuksuzluktur" ifadelerini kullandı.
‘İLK KEZ ÜNİVERSİTE AİDİYETİMİ BU KADAR ZAYIFLAMIŞ HİSSEDİYORUM’
Dokuz Eylül Üniversitesi’nin öğrencilikten öğretim görevliliğine kadar her aşamasında bulunduğunu söyleyen Çelenk, “İlk kez üniversite aidiyetimi bu kadar zayıflamış hissediyorum. Nedeni de keyfi davranan üniversite yöneticileri. İnsanların üniversite aidiyetlerini zayıflattılar. Bu çok kötü bir şeydir. Konuşma, söz, fikir üniversitede olmazsa, akıl giderse zerzevat kalır üniversitede. Öyle kaldığını da görüyoruz" şeklinde konuştu.
