İZ GAZETE - 25 Ekim’de Ehliyet sahibi bireylerin ticari araçları kullanabilmesi için düzenlenen SRC belgesi sınavı için görevli olduğu Menemen Anadolu Lisesi'ne gittiğinde görevinin sistemsel gerekçelerle bir başkasına verildiğini öğrenen Eğitim-Sen üyesi Songül Yılmaz Kızılkaya olaya ilişkin tutanak tutulmasını isteyince iddiaya göre Menemen İlçe Milli Eğitim Müdürü Muharrem Bayındır’ın hakaretine maruz kaldı. Konuya ilişkin İzmir’in Menemen ilçesinde açıklama yapan Eğitim-Sen üyeleri basın açıklamasında Menemen İlçe Milli Eğitim Müdürü Muharrem Bayındır’ın 15-20 dakika boyunca Songül Yılmaz Kızılkaya’nın üzerine yürüyüp hakaret ettiğini ve fiziksel şiddetin araya giren kişiler tarafından engellendiğini belirtti.
Eğitim-Sen yaptığı basın açıklamasında pandemi koşullarında eğitimde yaşanan ciddi sorunlarla mücadele edilirken bir de kurum amirlerinin baskısına maruz kaldıklarını vurguladı.
Eğitim-Sen’in açıklaması şöyle;
'Yaşamın devamlılığında eğitim en önemli vazgeçilmez unsurdur. Eğitim alanını ancak demokratik eşitlikçi kolektif çalışmalarımızla güçlendirebiliriz. Sorunsuz bir şekilde yürütebilmesi için eğitim alanında çalışan tüm eğitim emekçileri olarak üzerimize düşen sorumluluğumuzu sevgi saygı güven içerisinde yerine getirmeliyiz.
Üyemiz Songül Yılmaz Kızılkaya 25/10/2020 tarihinde SRC sınavı için görevli olduğu Menemen Anadolu Lisesi'ne gittiğinde görevinin sistemsel gerekçelerle bir başkasına verildiğini öğreniyor. Bu durumun bir tutanakla kayıt altına alınmasını istemiştir. Tutanak yazıldığını gören Menemen İlçe Milli Eğitim Müdürü Muharrem Bayındır hiddetlenerek 15-20 dakika üyemize hakaret etmiştir. Bağırarak üyemizin üzerine yürümüş, fiziksel şiddete uğraması araya giren kişiler tarafından engellenmiştir.
25 Kasım'a yaklaştığımız şu günlerde Menemen İlçe Milli Eğitim Müdürü Muharrem Bayındır'ın kadın üyemize uyguladığı şiddet büyük bir talihsizliktir. Tüm dünyayı etkisi altına almış pandemi ile boğuşurken ve eğitimde yaşanan ciddi sorunlarla mücadele ettiğimiz şu günlerde bir yandan da kurum amirlerinin tahakkümcü baskılarına maruz kalıyoruz. Kurumlarda ki hiyerarşik sistem kendini erkeklik ideolojisi ile besliyor ve bir biat kültürü oluşturulmaya çalışılıyor. Tahammülsüzlüğünüzün ve öfkenizin sebebi tahakkümcü eril zihniyetinizin kabul edilmemesidir. Kadınlar olarak özel ve kamusal alanlarda patriarkanın istediği kalıba girmediğimizde, biat etmediğimizde tehdit ve şiddete maruz kalıyoruz.
Kamusal çalışma alanlarını kadınlara dar eden, emeğimizi , sesimizi tahakküm altına alan ,kaygı ve korku salarak çalışma hayatımızı çekilmez hale getiren bu cinsiyetçi saldırılarınız ne yazık ki her yerde. Nefret, şiddet, yok sayma değersizleştirme tutumlarınız eril düzenin kurumlarda ki yansımasıdır. Ataerkil sistem her alanda kadın düşmanı politikalarını yeniden yeniden üreterek, yaşam alanlarımız elimizden alınmaya çalışılıyor. Çabanız boşuna ...
Milli Eğitim Müdürü Muharrem Bayındır'ın üyemiz Songül Yılmaz Kızılkaya'ya cinsiyetçi şiddet uygulamasını Eğitim Sen olarak kınıyoruz. Kurumlardaki ayrımcılık, şiddet, mobbing son bulmalı cinsiyet eşitliğinin olduğu eşitlikçi demokratik çalışma yaşamı ve ortamı sağlanmalıdır. Eğitim Sen olarak eğitim emekçilerinin özlük hakları için mücadelemizin yanında yaşamın her alanında tahakkümcü eril düzeninize karşı mücadelemiz de sürecektir. Çalışma alanlarımızda cinsiyetçi baskıcı uygulamalarınıza boyun eğmiyoruz. Üyemiz Songül Yılmaz Kızılkaya yalnız değildir.'
