AFİFE NUR YILDIZ/ İZ GAZETE - 1 Mart’ta alınan normalleşme kararları sonrasında vaka ve vefat sayılarının artmasıyla 14 Nisan’da kısmi kapanma sürecine girilmişti. Okullardaki pozitif öğretmen sayısı giderek artınca okul öncesi ve ilkokul öğretmenleri ve çalışanları aşı önceliği elde etti ve aşılanmaya başlandı. Eğitimdeki son durumu değerlendiren Eğitim-Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Necip Vardal, “Pandemi dönemi, zaten var olan fırsat eşitsizliğini daha görünür kıldı. Eşitsizlik iyice derinleşti, uzaktan eğitime erişimle ilgili yaşanılan sorunlar giderek arttı. Gerek internet bağlantısı gerekse materyallere ulaşım konusundaki yoksunluk, özellikle dezavantajlı yoksul öğrencilerimizin aleyhine gelişen bir pandemi süreci yaşıyoruz” dedi.

‘ZİYA SELÇUK AŞILANINCA TÜM ÖĞRETMENLER AŞILANMIŞ OLMUYOR’
Eğitimcilerden gelen pozitif vaka ve vefat haberinin giderek artmasıyla birlikte başlanılan aşılama sürecini değerlendiren başkan Vardal, “15 Şubat’ta köy okulları ve birleşimli sınıflarda yüz yüze tam zamanlı eğitime başlanmıştı. Hemen sonrasında 24 Şubat’ta Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk, kameraların karşısında aşı oldu. Öğretmenlere de aşılamanın başlandığı bilgisi gelmişti. Oysaki o dönemde öğretmenler, Sağlık Bakanlığı’nın açıkladığı takvimde ikinci aşamanın yedinci sırasında öncelik tanınmıştı. Ziya Selçuk, aşı olunca kamuoyunda sanki bütün öğretmenlerinde aşılandığı ve bakanın aşısının koruyuculuğu bütün öğretmenleri de kapsayacak diye bir algı oluştu” ifadelerini kullandı. Bu konuda yürüttükleri itirazların, hazırlanan raporların ve Milli Eğitim Bakanlığı ile yapılan görüşmelerin sonucunda sürecin biraz daha hızlandığını belirten Vardal, ”Kamuoyuna sunduğumuz belgeler sonucunda Milli Eğitim Bakanlığı, hızlanma durumunda kaldı. Özellikle o günlerde yüz yüze eğitim yapan, ilkokullardaki çalışanların, emekçilerin aşılanmasına başlandı. Dolayısıyla görece biraz daha yoğun bir aşılama sürecine girildi” şeklinde konuştu.

 

‘800.000 CİVARINDAKİ EĞİTİMCİ İÇİN BİR GELİŞME YOK’
Ortaokulların 8.sınıfları ve liselerin 12.sınıflarındaki eğitimcilerin ciddi tehlikeli altında olduğunu söyleyen Vardal, “Bu sınıflardaki eğitimciler, toplu taşımayı kullanan ve yüz yüze eğitimi sürdürmeye çalışan arkadaşlarımız. Dolayısıyla, bu arkadaşlarımızı da hızlıca ve öncelikli olarak aşılamamız gerekiyor” şeklinde konuştu. Milli Eğitim Bakanlığı’nın bu kapsama 423.000 öğretmeni aldığını ancak bu sayının tüm eğitimcilerin toplamının sadece 3’te 1’ini oluşturduğunu belirten başkan Vardal,”1.200.000’in üzerinde eğitim emekçisi var. Kalan 800.000 civarındaki eğitimci için henüz bir gelişme yok. Bakanlığı’nın yapması gereken bu konuda bir an önce adımları atıp, hızlıca bütün arkadaşlarımızın aşılanmasını sağlamalıdır” dedi.

‘YAPILMASI GEREKEN SINAVLARIN ERTELENMESİDİR’ 
Özellikle sınav döneminde olan 8. ve 12. sınıfların güvenli ve sağlıklı bir şekilde eğitim hayatını sürdürmesi için aşılanmanın hızlanması gerektiğini vurgulayan Necip Vardal, “İçinde olduğumuz süreç, öğrencilerimizi sınavlarda olumsuz etkileyecektir. Yeteri kadar hazırlanamamanın başarısızlığı öğrencilerimizin üst öğrenimlerinde sürekli önlerine çıkacaktır” şeklinde konuştu. Doğru olanın sınavların iptal edilmesi olduğunu kaydeden Vardal, bu dönemde yapılacak sınavların iptal edilmesine ilişkin yeterli zaman olmaması nedeniyle LGS ve YKS sınavların daha sağlıklı ve güvenli ortamda, pandeminin hızının kesildiği dönemde olacak şekilde yeniden planlanması gerektiğini söyledi. 

‘MİLYONLARCA ÖĞRENCİNİN SINAVA GİRMESİ HAYATİ RİSK TAŞIYOR’
Milli Eğitim Bakanlığı’nın ısrarlı bir şekilde sınav isteğinin olduğunu vurgulayan Vardal, “ Ne yazık ki eğitim sistemimizin bir boyutu piyasacı olması. Sistemimiz sınav odaklı olarak eleyen, rekabetçi ve yarıştıran bir yapısı var. Bu eğitim sistemi de, sınav olgusu üzerine oturmuş durumda, dolayısıyla siz oradan sınavı çektiğinizde sistem çöker. Bakanlığın ısrarının altında bu yatıyor” ifadelerini kullandı.  Önümüzdeki dönemlerde taleplerinin, sınavların tamamen kaldırılması yönünde olduğunu belirten Vardal, “ Sınavsız bir eğitim sisteminin mümkün kılacak adımların atılması gerekiyor. Kısa vade de ise sınavların ileri ki bir tarihe ertelenmesi gerekir. Bugünkü koşullarda, milyonlarca öğrencinin sınava girmesinin hayati riskleri olduğunu düşünüyoruz” dedi.

Editör: Haber Merkezi