Adana Aladağ'da cemaat yurdunda çıkan yangın faciası gündemdeki yerini korurken, devlet yurtlarında ise öğrencilere yönelik soruşturmalar arttı. İzmir'de Ege Üniversitesi öğrencisi Emine Akbaba hakkında emniyetin baskısı sonucu yurttan çıkarma cezası vermek üzere soruşturma açılırken, Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencisi LGBTİ Kolektifi üyesi Ali Erdem'e ise baskıların hedefinde. 

Öğrencilerin cemaat ve tarikat yurtlarına mahkum bırakıldığı Türkiye'de, sınırlı sayıda bulunan devlet yurtlarında da öğrencilere yönelik soruşturma ve cezalar artıyor. Ege Üniversitesi öğrencisi ve Zübeyde Hanım Kredi ve Yurtlar Kurumu (KYK) Kız Yurdu’nda kalan Öğrenci Kolektifleri üyesi Emine Akbaba’ya “Cumhurbaşkanına hakaret", "milli birliği ve bütünlüğü bozduğu” gerekçesi ile süresiz yurttan çıkarma talebi ile soruşturma açıldı.

EMNİYET BASKI YAPTI, SORUŞTURMA AÇILDI

İzmir Emniyet Müdürlüğü’nün yurda gönderdiği yazı gerekçe gösterilerek açılan soruşturmada Akbaba’nın yurt içinde veya dışında katıldığı demokratik basın açıklamaları, hakkında açılan davalar gerekçe gösterildi. İfadesini vermek için delil isteyen Akbaba’ya “Delil yok. Emniyet Müdürlüğü’nün yazısı var” denildi. Öte yandan emniyet mensuplarının aylardır yurda gelerek Akbaba hakkında soruşturma açılması için baskı yaptığı da iddia edildi. Soruşturmaya gerekçe olarak 15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın 10 Ağustos tarihinde Yurt Disiplin Yönetmeliği’nde yaptığı değişiklikler gösterildi. 

LGBTİ ÜYESİ ÖĞRENCİYE HOMOFOBİK BASKI

Dokuz Eylül Üniversitesi öğrencisi ve Buca Hoca Ahmet Yesevi Kız KYK Yurdu’nda kalan LGBTİ Kolektifi üyesi Ali Erdem ise yurt tarafından homofobik baskıya uğradığı öğrenildi. Yurt içerisinde sürekli olarak sözlü tacize uğrayan ve fotoğrafları çekilerek sosyal medyada paylaşılan Ali Erdem’in yurtta kalmaması için oda arkadaşları ve aileleri yurt ve KYK müdürlüğüne baskı uyguladığı belirtilirken, cinsel kimliğinden dolayı barınma hakkı engellenmek istenen Erdem'in, her an yurttan atılabileceği ifade ediliyor.

'ÖĞRENCİLER TARİKAT YURTLARINA MAHKUM BIRAKILIYOR'

Soruşturmalara ilişkin konuşan Akbaba, barınma hakkının en doğal haklardan biri olduğunun altını çizerek, üniversiteliler için ise barınma bir hak olmaktan çıkarılarak bir sorun ya da ayrıcalık haline dönüştürüldüğünü söyledi. Üniversiteyi kazandıkları andan itibaren barınma sorununun öğrenciler için içinden çıkılmaz bir hal aldığını belirten Akbaba, devlet yurtlarının kontenjan yetersizliği üniversite ve özel yurtların pahalı fiyatları bizlerin önüne başka bir seçenek olarak cemaat- tarikat yurtlarının çıkarıldığını söyledi. 

'MUHALİFLERİN BARINMA HAKKI ENGELLENİYOR'

15 Temmuz Darbe Girişimi’nin ardından Gençlik ve Spor Bakanlığı’nın 10 Ağustos’ta Yurt Disiplin Yönetmeliği’nde yaptığı değişiklikle yurt içinde veya dışında “Devlet büyüklerine hakaret, toplantı-gösteri-yürüyüşlere katılmak, marş söylemek” suçlamaları hakkında herhangi bir dava açılıp açılmadığına bakılmaksızın yurttan süresiz olarak çıkarma cezası ile cezalandırıldığını söyleyen Akbaba, kendine muhalif hiçbir sese tahammül edemeyen AKP iktidarının kendine muhalif olan herkesin barınma hakkını engellemeye çalıştığını vurguladı.

'GERİ ADIM ATMAYACAĞIZ'

Soruşturmalar karşısında geri adım atmayacaklarını vurgulayan Akbaba, şunları söyledi: "Soruşturmalar, uzaklaştırmalar, yurtta süresiz olarak çıkarma gibi cezalar ile homofobi ve transfobi gibi baskılara karşı geri adım atmayacağız. Kampüslerimizden, yurtlarımıza nitelikli eğitim ve yurtlar için mücadele edeceğiz. Barınma hakkımızı engellemek isteyenlere karşı barınma hakkımızı savunacak özel yurtlara, cemaat ve tarikat yurtlarına bizi mecbur bırakanlara karşı yurtların kamusallaşması talebimizi haykıracağız"


(DİHABER)

Editör: Haber Merkezi