Yer: İzmir

Mevki: Kordon

Kordon1

Kordon2

İzmir’de kerahet vakti olduğunda Kordon1’den başlayan insan akını Konrdon2’ye sonrasında Güzelyalı’ya kadar uzanıyor.

Yerli, yabancı… Dünya insanları buluşuyor. Yoksul, kimsesiz, zengin, öğrenci, memur, akademisyen, iş insanı, işçi, yerli, yabancı…

Mutlu olanlar, aşıklar, kederliler, üzgünler, kavgalılar, küskünler … Tanışıyor, tartışıyor, buluşuyorlar.

Bir çok dilden enstrüman melodileri, şarkıları gelir kulağınıza. Küme küme olmuş insan muhabbetleri duyarsınız.

Halaylar çekilir, biralar, rakılar içilir. Topluca türküler, şarkılar söylenir, dans edilir.

Kızı, kadını, erkeği, yaşlısı Kordon1’den başlayarak Kordon2, Güzelyalı’ya kadar “obalar” kuruluyor. Yaşam akışı sevgi seli kerahet vaktini sabah ile buluşturuyor.

Peki,

Belediye var mı?

Yok!

Hizmet var mı?

Yok!

Denetim var mı?

Yok!

Bu kadar güzelliklerin bir araya gelmiş olmasına yerel ve genel yöneticiler ilgi gösteriyor mu?

Yok!

…Neden tüm şıklara ‘yok’ çektim diye merak edenler olur. Art niyetli yaklaşım var mı?

Haşa!

Olması gereken:

Öncelikle temizlik ve hijyene dikkat edilmeli. Yerel yöneticiler çöp alanları oluşturmalılar. Yol boyunca ekim ve dikimi yapılmış çiçek ve çalı tipi süs bitkilerini koruma altına almalılar. Yerel yönetimler bu alanlara gelen yerli yabancı insanlar ile etkinlikler düzenlemeli. Yabancı insanların Kordon üzerine  görüşleri alınmalı. Yabacılara kendi dillerinde Kordon’u tanıtan gönüllü rehberler oluşturulmalı.

Yerliler, farklı uluslardan yabancılar Kordon buluşanları bütünleşmeli. Haftanın belirli günleri etkinlikler yapılmalı…

Mesele: Hata arayarak yüze vurmak değil. Yapılanları görmezden gelerek nankör olmak hiç değil.

Asıl mesele: Kordon’a yakışır gelişim, güzellik, düzen, denetim, etkinlik.  Denizden deryaya uzanan Multikültürel bir alan yaratmak.