Gündemimizden hiç düşmeyen ‘haberler’ silsilesi; devlet, yargı, medya ve toplum eliyle sistematik olarak işletilen bir ‘cins kırım’ vahşeti KADIN CİNAYETLERİ. Geçen haftalarda bu konu ile ilgili bir yazı kaleme almıştım, o yazı üzerinden bugüne dek geçen zamanda kaç kadın daha erkekler tarafından katledildi bilmek ve isimleri ile birlikte bu kadınları tanımak isterseniz anitsayac.com sitesine göz atabilirsiniz; orada utancın belgesi yüzüne çarpacaktır. Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun raporlarına göre 2019’un ilk 11 ayında 430 kadın erkekler tarafından öldürüldü. Sadece Kasım ayında erkekler tarafından öldürülen kadın sayısı 39. Böylesi bir gerçeklik içerisinde 25 Kasım yürüyüşlerinde bu şiddete dikkat çeken, isyan eden kadınların polis kalabalığı tarafından şiddete maruz bırakılmasının; mücadele yürüten kadın derneklerinin türlü safsatalarla mühürlenerek kapatılmasının yorumunu da siz sevgili okuyucunun takdirine bırakıyorum!

Peki bizim bu cins kırımına karşı çözüm önerimiz ve dahi talebimiz nedir? İşte bunun cevabı çok açıktır: İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’nin acilen ve derhal uygulamaya geçirilmesi! Çünkü biliyoruz ki İstanbul Sözleşmesi uygulanıyor olsa idi yitirdiğimiz kadınlar bugün yaşıyor olacaktı. İstanbul Sözleşmesi, yani 6284 sayılı kanun nedir? İçeriği neleri kapsar? Neden bu kadar önemlidir?

6284 Sayılı Kanun'un amacı; şiddete uğrayan veya şiddete uğrama tehlikesi bulunan kadınların, çocukların, aile bireylerinin ve tek taraflı ısrarlı takip mağduru olan kişilerin korunması ve bu kişilere yönelik şiddetin önlenmesi amacıyla alınacak tedbirlere ilişkin usul ve esasları düzenlemektir.

6284 Sayılı Kanun'un uygulanmasında ve gereken hizmetlerin sunulmasında aşağıdaki temel ilkelere uyulur:
a) Türkiye Cumhuriyeti Anayasası ile Türkiye’nin taraf olduğu uluslararası sözleşmeler, özellikle Kadınlara Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye İlişkin Avrupa Konseyi Sözleşmesi ve yürürlükteki diğer kanuni düzenlemeler esas alınır.

b) Şiddet mağdurlarına verilecek destek ve hizmetlerin sunulmasında temel insan haklarına dayalı, kadın erkek eşitliğine duyarlı, sosyal devlet ilkesine uygun, adil, etkili ve süratli bir usul izlenir.

c) Şiddet mağduru ve şiddet uygulayan için alınan tedbir kararları insan onuruna yaraşır bir şekilde yerine getirilir.

ç) Bu Kanun kapsamında kadınlara yönelik cinsiyete dayalı şiddeti önleyen ve kadınları cinsiyete dayalı şiddetten koruyan özel tedbirler ayrımcılık olarak yorumlanamaz.

6284 SAYILI KANUN’UN SAĞLADIĞI HAKLAR NELER?

6284 sayılı Kanun’un sağladığı haklar şöyle sıralanabilir...

1. Sığınak talep etme.

2. Şiddet gören ya da tehdit altında olan kadınlar geçici koruma (yakın koruma) talep edebilirler.

3. Şiddete uğrayan ya da tehlikede olan kadın; şiddet uygulayanın evden uzaklaştırılmasını, kendisine yaklaşmasının engellenmesini, adresinin gizlenmesini, kimlik ve ilgili diğer bilgilerin değiştirilmesini isteyebilir.

4. Şiddet uygulayanın silahını polise teslim etmesini, geçici velayet ve tedbir nafakası, geçici maddi yardım, oturduğu eve aile konutu şerhi konulmasını talep edilebilir.

5. Herhangi birinin şiddete maruz kaldığını tanık olursanız 6284 sayılı Kanun’a göre, durumu 155’i arayarak şikayet ya da ihbar edebilirsiniz.

Biz kadınlar bir kişi daha eksilmek istemiyoruz, öfkeliyiz ve haklarımız konusunda sonuna dek ısrarcıyız. Tüm yok sayılışlara, baskılara ve şiddete rağmen bu ‘savaşı’ kazanıncaya dek mücadelemizi sürdüreceğiz. Ve buradan bir kez daha haykırıyoruz: İSTANBUL SÖZLEŞMESİ’Nİ ACİLEN UYGULAMAYA KOYUN.

Okuyucuya sevgi ile.