Cumhuriyet Halk Partisi’nde kurultay için imzalar toplanmaya başladı. Kaç imza toplanacak, yeterli sayıya ulaşacak mı? Bekliyoruz, ama pek mümkün görünmüyor. Özellikle imzaların sunulacağı son tarihe yaklaştıkça henüz imza vermemiş olan ve sayıyı yeterli görmeyen delegeler imza atmayacaktır. Belki kurultayda Kemal Kılıçdaroğlu harici adaylara oy verebilecek olanlar bile imza atmayabilir. Çünkü kurultayda oylar gizli veriliyor, ama kurultay toplansın diye imza noterden veriliyor. Kendi isminin ortaya çıkmasından endişe duyan delegeler imza vermeyebilir. Hem de yerel seçimler yaklaşırken…

İNCE SÖZÜNÜ TUTMADI

Açıkçası kendi düşüncem Kemal Kılıçdaroğlu’nun yerel seçimler öncesi partisinin başında kalması yönünde. Kurultay, yerel seçimlerden sonra tartışılmalı. İnce, 24 Haziran sürecinde çok önemli iki söz verdi ve bunları tutmadı, güven sarstı. Bunlardan birincisi ve bence en önemli olanı “Bir tek oyunuza bile sahip çıkacağım, çaldırmayacağım” sözü. Ama 25 Haziran’da öğlen saatlerinde düzenlediği basın toplantısında “Çaldılarsa bile bu seçim sonuçlarını değiştirecek miktarda değil” dedi. Bir tek oyumuza bile sahip çıkacaktı, çıkmadı. Oyumuza sahip çıkmadığını kendisi itiraf etti. 50 bin avukatın cüppeleri arabalarında kaldı. Diğeri ise seçim öncesi ekranlardan verdiği söz olan “Vefayı bilirim, Genel başkanım bırakana kadar onun karşısında aday olmam” demesi ve seçimden kısa bir süre sonra neredeyse ‘tehdit’ ederek “Genel Başkan kurultayı toplamazsa örgüt gerekeni yapacaktır” ifadeleri idi. Bu çok önemli ve değerli olan iki sözü yerine getirmedi ya da getiremedi. Bir önceki yazımda İnce’nin ekibi kendisini yanlış yönlendiriyor diye yazmıştım. Ama ne olursa olsun sonuçta güvenimizi sarstı. O yüzden Kılıçdaroğlu gidecekse, yerine gelecek kişi bence İnce olmamalı.

NEDEN BÖKE OLMASIN?

Selin Sayek Böke dün yaptığı açıklama ile genel başkanlığa aday olmayacağını söyledi. Ama aday olsa benim için İnce’den daha güvenilir bir figür. 16 Nisan referandumu sonrası partisinin MYK toplantısı sonrası yaptığı açıklamada adeta muhalif seçmenin sesi olup “CHP olarak bu referandumu tanımıyoruz. Sonuç hayır çıkmıştır. Milyonların iradesine sonuna kadar sahip çıkacağız. Bu amaçla her türlü yaptırımı da masaya yatıracağız. Her türlü derken buna Sine-i Millet de dahildir.” demiş ve sonrasında hem parti içinden hem de dışardan gördüğü baskılar yüzünden parti sözcülüğü görevinden istifa etmişti. Adeta birçok siyasetçiye ders vermiş, derdinin koltuk olmadığını göstermişti. Daha sonrasında ‘ezilenlerin ve sömürülenlerin, sol değerler etrafında örgütlenmesiyle daha eşit, daha özgür, daha demokratik bir geleceğin kurulması’ şiarıyla kurulan ‘Gelecek için Biz’ platformu ile biz ‘solcular’ için yeni bir umut olmuşlardı. Bu sebeplerden ötürü Selin Hanım’ı, eğer bir gün Kılıçdaroğlu giderse CHP Genel Başkanlığına yakıştıranlardanım.

CHP KURULTAYINI AKP DE İSTİYOR

Birçok insan, seçmen erken yerel seçim olacağını ön görüyor. Ben de onlardan biriyim. Peki neden hala erken yerel seçim için adım atılmadı? Hâlbuki AKP hazır bir rüzgâr yakalamışken bu fırsatı hemen değerlendirir ve erken seçim adımları atardı. Defalarca yaptı bunu. Ayrıntılar detaylarda gizli, eğer erken seçim açıklanırsa CHP kurultayı toplanamaz. Buna parti tüzüğü engel. Seçim varsa eğer seçimli olağanüstü kurultay toplanamıyor. Yani AKP erken seçimden bahsetmek için CHP kurultayının toplanmasını bekliyor. Kısacası kurultayın toplanmasını AKP de istiyor ve dört gözle bekliyor. Sözcüleri her kamera karşısına geçtiklerinde bundan bahsediyorlar. İnce için “doğal lider” ifadelerini kullanıyorlar. Havuz medyası da cabası… Hem görseli, hem yazılısı... 24 Haziran öncesi CHP’ye yer verdiklerinin kat be kat fazlasını veriyorlar şimdi. Görselde saatler, yazılıda manşetler harcıyorlar.

KOMPLO TEORİLERİ

24 Haziran seçimlerinin ardından, o gece ile ilgili birçok komplo teorisi yazıldı, çizildi, söylendi. Zaten bu konuda bayağı başarılı bir milletiz, alimallah. Mesela “seçim gecesi CHP’nin cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce çok alkollüydü, o yüzden kendisini 24 Haziran gecesi kamera karşısına çıkarmadı yanındaki CHP heyeti” dediler. Bunun gibi birçok şey duyduk. Doğru olmadığını düşünüyorum, saçma bir teori. Ben ise bir komplo teorisi ortaya atmayacağım ama aklımı kurcalayan bir şey var. 24 Haziran seçimlerinden bu yana AKP sözcüsü Mahir Ünal birden fazla kez “CHP’nin artık doğal lideri Sayın İnce’dir” dedi, demeye de devam ediyor. Yani “İnce CHP Genel Başkanı olmalı artık” açıklaması ilginç bir şekilde AKP’den de geliyor. Düşündürücü…

YÜKSEL VE KAVALAR’A SORU

5 dönem ilçe başkanlığı yapmasına rağmen, 24 Haziran seçimlerinde milletvekili aday listelerine yazılmayınca, ‘Muharrem İnce treni’ne atlayarak ‘Değişim şart’ diyen eski Bornova İlçe Başkanı Nevzat Kavalar’ın, 24 Haziran seçimlerinde CHP’ye kızıp, İYİ Parti’ye çalıştığı iddia edilmişti. Bu konu ile ilgili net bir açıklama yapmadan, Olağanüstü Kurultay çabalarının İzmir’deki sözcüsü rolüne büründü Nevzat Kavalar. Geçtiğimiz günlerde; eski İl Başkanlarından (ve bir önceki il kongresinde Kavalar’ın rakibi olan) Alaattin Yüksel’in Bayraklı’daki otomobil bayisinde ne toplantısı yaptılar? Alaattin Yüksel, Salih Özçiftçi, Kazım Umdular, İrfan İnanç Yıldız, Barış Erel, Bülent Çetinkaya, Suat İstanbul ekibinden, bildiğim kadarıyla sadece Yüksel delege. Hatta Alaattin Yüksel de son kurultaya gidip imza atmadığı için olası olağanüstü kurultayda oy kullanamayabilir. Sayın Nevzat Kavalar ve Alaattin Yüksel; delegesi olmayan bu toplantılarla ne yapmak istiyorsunuz? Mesela bu toplantıya yine eski İl Başkanı olan Asuman Ali Güven’i neden çağırmadınız?

UMARIM EN KISA SÜREDE…

Anlaşılacağı üzere ortalık yerel seçimlerin yaklaşması sebebiyle, erken seçim olmayacak olsa bile, karışık. Bu karışıklık yerel seçimde eldeki belediyeleri tutup, daha fazlasına sahip olmak isteyecek CHP için çok ciddi bir handikap. Kurultay, İzmir özelinde kayıp olan 8 ilçeyi artırabilir. İstanbul, Ankara hayallerini de suya düşürebilir. Bakalım delegeler gerekli imzayı toplayabilecek mi göreceğiz. Ama şahsi fikrimi tekrar edecek olursam yerel seçimlere kadar Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkan olarak kalması yönünde. Umarım en kısa sürede CHP de kendi iç iktidar kavgalarından sıyrılır ve ülkenin içinde bulunduğu sorunlara odaklanır.