Ödemiş'in kırsal Küre ve Çamlıca mahalleleri arasında açılmak istenilen jeotermal sondaj kuyuları, Küçük Menderes Havzası Koza Hareketi Derneği (KOZA-DER) üyelerini harekete geçirdi. KOZA-DER üyeleri, jeotermal kuyuların, verimli topraklarıyla bilinen yöredeki doğallığı etkileyeceği gerekçesiyle köylülerde farkındalık oluşturmak için kolları sıvadı. Bu kapsamda, köylülere jeotermalin neden olduğu çevresel zararların yerinde gösterilmesi amacıyla yine jeotermalin etkilediği belirtilen Aydın'a gezi düzenlendi. Geziye, Çamlıca Mahallesi'nin muhtarı Ünal Çet ve Küre Mahallesi'nin muhtarı Ali Yıldırım ile her iki mahalleden toplam 30 köylü katıldı. İlk olarak Aydın'da jeotermale karşı mücadelesini sürdüren kırsal Kızılcaköy'ün sakinlerine konuk olundu. Kızılcaköy'de jeotermale karşı çıkanların kurduğu çadırı ziyaret eden Küre ve Çamlıcalı köylüleri, burada yaşananlar hakkında bilgi aldı. Kızılcaköy'ü temsilen köylülerden Yasin Toker, Aydın Çevre Derneği Platformu (AYÇEP) Başkanı Mehmet Vergili ve AYÇEP Sözcüsü Gönül Yücel Hastaoğlu, Aydın Ovası'nda jeotermallerle birlikte başlayan sorunları anlattı. KOZA-DER Başkanı Selahattin Bağlı ve KOZA-DER İkinci Başkanı Mehmet Taşlı da Ödemiş'te jeotermale karşı verdikleri mücadeleyle ilgili son durumu Aydınlı çevre gönüllüleriyle paylaştı. Daha sonra Germencik ilçesinin kırsal Alangüllü Mahallesi'ne geçip, buradaki jeotermal santralin çevresini gezenler, kuruyan ağaçları ve kirlendiği belirtilen dereleri yerinde gördü.

'DOĞAYA ZARAR VERECEK HER TÜRLÜ GİRİŞİMİN KARŞISINDAYIZ'

KOZA-DER Başkanı Bağlı, jeotermal kuyuların neden olduğu kirliliğe karşı olduklarını belirterek, "Havzamızda doğaya ve tarihe zarar verecek her türlü faaliyete karşı halkımızı bilinçlendirmek ve hukuki olarak topraklarımızı korumak üzere çalışmalarımıza devam edeceğiz" dedi.

KOZA-DER İkinci Başkanı Taşlı da "Büyük Menderes Nehri şu an yurdumuzun en kirli 3 akarsuyundan 1'i. Bereket olması beklenen bu akarsu jeotermalin de etkisi ile tehlike saçıyor. Kuruyan zeytin, incir ve nice ağaç, tarlalarda giderek düşen verim ve Aydın'da hasta sayısında görülen inanılmaz artış. Özellikle kanserli hasta sayısının aşırı derece artması. Burada kurulacak onlarca santral ve açılacak yüzlerce jeotermal kuyu ile daha da büyük bir facia ile karşı karşıya kalınacak. Burada vatandaşlarımız haklı olarak jeotermale karşı öfkeliler. Ormanların, tarım arazilerinin, kültür ve tabiat varlıklarının, su havzalarının, yerleşim birimlerinin dibine, yanına, üstüne ve yakınına çevreye zarar verecek işletmeler kurulamaz. Biz de Ödemiş'te 'Bu manzaralar yaşanmasın, topraklarımız, suyumuz, havamız korunsun' diye mücadele veriyoruz. Zeytin ağaçlarımız, incir ağaçlarımız kurumasın, altından değerli topraklarımız yok olmasın, diye doğaya ve tarihe zarar verecek her türlü girişimin karşısındayız. Daha önce Tire'de olduğu gibi Ödemiş'te de bu jeotermal arama girişimlerinin halkımızın ve kurumlarımızın duyarlılığı ile sonuçsuz kalacağına inanıyoruz" diye konuştu.

DHA

Editör: Haber Merkezi