ASYA YAŞARİKİZ / İZ GAZETE - İzmir Kuş Cenneti, Gediz nehrinin eskiden denize döküldüğü yerde, tuzlu ve tatlı su bataklıkları, koylar, tuzla havuzları ve lagünlerden oluşan 20 bin 400 hektar alana sahip geniş bir kıyı sulak alanı kapsıyor.

Burası 295 kuş türünün yuvası. Sığ sularla örtülü olan dalyanlar ve tuzla havuzları yıl boyunca çok değişik su kuşlarını hem barındırıyor hem de besliyor. Bu bölgenin güvenli olması nedeniyle anne kuşlar burada güvenle kuluçkaya yatıyor.

Buradaki flamingolar Avrupa'daki flamingoların %30'unun yaşam alanı. Flamingolar deltanın güneybatı kıyılarında uzanan tuzlaların arasındaki adacıklarda yaşıyor ve geçtiğimiz yıl burada 15 bin flamingo dünyayya geldi. 

11-05-2017 tarih ve 105210 sayılı yazı ile İzmir Kuş Cenneti'nin yönetimi İzmir Kuş Cennetini Koruma ve Geliştirme Birliği Protokolü (İZKUŞ) fesh edilerek alanın yönetimi, Orman ve Su İşleri Bakanlığı Doğa Koruma ve Milli Parklar Genel Müdürlüğü'ne devredildi. Bakanlık'tan yapılan açıklamada 'Kuş Cenneti mevcut durumundan daha güzel bir hale gelecektir.' denildi.

Ocak ayında feshedilen protokolle, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile Bakanlık arasında tartışmalar da başlamış oldu.

Bu tartışmalara Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, CHP İzmir milletvekilleri Murat Bakan ile Mustafa Balbay ve İzmir ekonomisinin ileri gelenleri de katıldı.

Tartışmanın önemli bir ayağı da 35 yılını bu bölgeye veren bilim insanı Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Zooloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Sıkı oldu. Katıldığı her toplantıda bu bölgenin önemini dile getiren Sıkı, Bakanlığın protokol feshi sonucu, bir süre Bakanlık ve Belediyenin yeni bir protokol ile anlaşmasını bekledi. Sıkı yaptığı bir açıklamada "Protokolün yenilenmesi için ilgili kurumların yetkili kişilerini sağduyulu davranmaya davet ediyor, ondan sonra karar vermelerini diliyorum" dedi.

Bunun üzerine Bakanlık, ''İZKUŞ protokol gereği olan görevlerini ifa etmemekte, bütçesi olmasına rağmen gerekli yatırımları yapmamakta ve şeffaf bir şekilde hareket etmemektedir. Bundan hareketle alanın yönetimi Bakanlığımızca gerçekleştirilecek ve burada yapılacak çalışmalar ile İzmir Kuş Cenneti (Gediz Deltası) mevcut durumundan çok daha güzel bir hale gelecektir" açıklamasını yaptı.

Bakanlık tarafından yapılan bu açıklama sonrası Büyükşehir Başkanı Aziz Kocaoğlu, ''Sayın Bakanlık yetkililerinin beğenmediği İZKUŞ yönetimi, İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin de çok önemli desteğiyle, 2012 yılında, dünyanın en büyük yapay flamingo adasını kurmuştur. Sadece bu işin maliyeti 3 milyon liradır. Bugün adada yaklaşık 20 bin flamingo kuluçkaya yatmıştır. Homa Dalyanı’nın ekolojik sürdürülebilirliğini sağlamak için 1250 metrelik kanal açılmış, 2820 metrelik dalyan duvarı güçlendirilmiş, balıkların dalyana giriş-çıkış yapabilecekleri 1330 metre uzunluğunda alan oluşturulmuş ve toplam 10 bin metrekare büyüklüğünde adacıklar yapılmıştır. 2014 yılının Eylül ayında başlayan bu çalışmalar 2016 yılı Haziran ayına kadar devam etmiştir. Homa Dalyan yolu tahkimat ve düzenlemesi için harcanan para ise 12.6 milyon liradır. Ayrıca Kuş Cenneti içinde akülü araçların ve bisikletlerin rahatlıkla dolaşabilmesi için doğal malzemeyle yaklaşık 20 kilometrelik yol düzenlemesi gerçekleştirilmiştir. Bu için maliyeti de yaklaşık 3 milyon liradır. 2017-2021 yılları arasında İZKUŞ tarafından yapılması planlanan projeler, Bakanlık tarafından dikkate bile alınmamıştır. İzmir Kuş Cenneti için yaptığımız harcamalar, minimum 26 milyon liradır. Dolayısıyla, Orman ve Su İşleri Bakanlığı’nın İZKUŞ’a yönelik eleştirileri ve ortaya attığı ‘hiçbir şey yapılmıyor’ iddiasına dayanarak alınan protokol feshi kararı, mesnetsiz ve buram buram siyaset kokan bir karardır. Bu tür haksızlıklara yıllardır yakından şahit olan İzmir kamuoyu, Orman ve Su İşleri Bakanlığı tarafından alınan ‘fesih’ kararının ne anlama geldiğini de çok iyi bilmektedir.” diyerek Bakanlığın kararına sert bir şekilde tepki gösterdi.

CHP İzmir Milletvekili Murat Bakan, konuyu meclise taşımış, Kuş Cenneti için yapılan çalışmaların yıllık faaliyet raporları olarak düzenli bir şekilde Bakanlık ile paylaşıldığını söylemiş buna rağmen neden protokolün yenilenmediğini ve bunun altında yatan nedenin Kuş Cenneti'nin imara açılması ve satılması iddialarının mı olduğunu Bakan Veysel Eroğlu'na sormuştu.

CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay ise, 35 yılını buraya harcamış bilim insanı Prof Dr. Mehmet Sıkı'nın alana girmesinin engellenmesine tepki göstermiş, ''Alan, gerçek, tüzel ya da bir başka kişi ve kurumlara mı devredecek'' diye sormuş ve bu endişesine neden olarak da, AKP iktidarının bugüne kadarki tasarruflarını örnek vermişti.

35 İZMİR 35 PROJE

Başbakan Binali Yıldırım’ın 2011 yılında açıkladığı ’35 İzmir 35 proje’ içinde yer alan İzmir Körfezi Geçiş Projesi, Çiğli’den başlayıp İnciraltı’nda son bulacak. Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı Kara Yolları Genel Müdürlüğü’nün altı şeritli yol ve tren yolunu içeren bu projenin amacı, İzmir Körfezi’nin iki yakası arasında ulaşım bütünlüğünün sağlanması ve Çiğli’nin İnciraltı’na bağlanması. Toplam maliyeti 3 milyar 520 milyon TL olan projenin ayakları, Sasalı Kavşağı, çevre yolu bağlantılı karayolu, körfez köprüsü, yapay ada, batırma tüp tünel, İnciraltı Kavşağı ve Çeşme yolu bağlantılı karayolu olacak. 1.8 km batırma tüp tünel, 4.2 km körfez köprüsü ve bir de 800 metrelik yapay ada olacak olan proje yap işlet devret sistemiyle gerçekleşecek.

Proje, yapılacağı alan itibariyle demokratik kitle örgütleri, siyasiler ve İzmirliler tarafından tepkiyle karşılandı. TMMOB, EGEÇEP, DoğaDer ve 85 İzmirli, projenin uygun olmadığı, şehrin imar planlarında yer almadığı, körfezi kirletip su ve doğal alanlara zarar vereceği gerekçesiyle ÇED (Çevresel Etki Değerlendirme) olumlu kararının yürütmesinin durdurulması ve iptalini istedi.

Projenin tepki çekmesinin en büyük nedenlerinden biri yapılacak olan köprünün bir ayağının tam da Kuş Cenneti’ne denk gelmesi. Avrupa’daki flamingoların %30’unun yaşam olanı olan Gediz Deltası’nda her yıl 15 bin flamingo yavrusu doğuyor. Delta aynı zamanda 1. Derecede sit alanı.

Projeye, Sulak Alanların Korunması Yönetmeliği, Çevresel Gürültünün Değerlendirilmesi Yönetimi ve Yönetmeliği, Ramsar Sözleşmesi, Bern Sözleşmesi gibi ulusal ve uluslar arası mevzuat ve sözleşmelere aykırı olmasına rağmen devam ediliyor.

Planlama ilkelerine ve hukukuna aykırı olması nedeniyle de tepki çeken projenin yapılacağı alan, 1. Derecede deprem bölgesinde ve İzmir, Bornova fay hatlarına yakınlığı ile dikkat çekiyor.

Kentin ulaşım sorunuyla ilgisi olmadığı iddia edilen projenin yerel ekonomiyi yok saydığına dikkat çeken çevreciler projenin Gediz Deltası’nın sonunu getireceği bölgenin imara açılıp geri dönüşü olmayan bir hata yapılacağı görüşündeler.

KÖRFEZ PROJESİ İNCİRALTI ARSALARINI KURTARACAK MI?

Bunun yanı sıra Körfez Projesi'ne İnciraltı 2. Nesil Toprak Sahipleri Platformu, sıcak bakıyor. Düzenledikleri basın açıklamalarında ‘5 milyon metrekareyi bulan arsalarımız bugünkü halinden kurtarılıp İzmir ve ülke ekonomisine kazandırılmalı’ diyen platform üyeleri projenin bir an önce İzmir'e kazandırılmasını istiyor.

Editör: Haber Merkezi