YAĞIZ BARUT / İZ GAZETE - Yeşil Artvin Derneği’nin yayınladığı bildiriyi İzmir’de  Artvin Kültür ve Dayanışma Derneği adına yönetim kurulu üyesi Ali Çelik okudu. Rize İdare Mahkemesinin, ‘Madencilik yapılabilir’ kararının Danıştay tarafından onaylanması tepkilere yol açtı.

Doymak bilmez kar hırsıyla ülkenin bütün değerlerinin yağmalandığı, uluslarötesi şirketlerin egemen olduğu, ülke ekonomisinin güçlenmesi, enerji ihtiyacı yalanlarıyla oyalanmaya çalışıldığı söylenen  açıklamada, Rize İdare Mahkemesi’nin daha önce madencilik yapılamayacağı yönünde verdiği kararı Danıştay 14. Dairesi’nin onayladığını, ancak kararı veren mahkeme heyetinin tenzili rütbe ile sürüldüğü ve mahkemeye yeni heyetin atandığı hatırlatıldı.

Yargıya güvenin düştüğünün, ülkenin adaletten uzaklaşıp bir karanlığa sürüklendiğini söyleyen Çelik “Bu dönem ülkemize adalet ve özgürlük, doğaya yaşam hakkı getirmemiş, olağanüstü hal koşulları yaşamın her alanına yayılarak adaletsizlikler daha da büyütülmüştür. Kararnamelerle yönetilen ve bu yönetim şeklinden büyük keyif alınan, her türlü muhalefetin tarumar edildiği bir anlayışın adalet arayışının yerini aldığı bu dönemde çevre mücadelelerinin de önü kapatılmış, sağlıklı çevrede yaşama hakkı ile doğanın hakları da yok sayılmıştır. Referandum sürecinde demokrasinin güvencesi olan güçler ayrılığı da terk edilerek yargı bağımsızlığı yok edilmiş, hukukun üstünlüğünden söz edilmez olmuştur.” dedi.

Cerattepe’de madencilik yapılamayacağı ayrıntılarıyla bilim adamları tarafından anlatılmış olmasına rağmen bir sakınca olmadığına dair rapor verildiğini açıklayan Çelik “Danıştay 14. Dairesinden 9 aydır hukuk, adalet ve yaşam hakkı için bir karar beklerken çıka çıka bir ucube çıkmıştır.” diye konuştu.

MAHKEME KENDİ KARARINA İNKÂR ETMİŞTİR

Danıştay 14. Dairesinin bu kararı hukuk ve adalet açısından içler acısı bir karar olduğunu ve 25 sayfalık kararın hiçbir yerinde temyiz talebinin reddine ilişkin bir bölüm ve hiçbir gerekçe bulunmadığını kaydeden Çelik, “Bu kararı Artvinliler ve ülke kamuoyu ile paylaşmanın dışında değerlendirmeye değer bir yanının olmadığını söylemek zorundayız. Danıştay 14. Dairesi daha önce 2015 yılında ilk ÇED’le ilgili davada Artvin halkını haklı bulup mahkeme kararını onamış iken aynı daire 2017 yılında bu kez ilk kararının aksine temyiz gerekçelerimizi reddederek maden şirketini haklı bulmuştur. 2 yılda ne olmuştur. Proje aynıdır, yer aynıdır, çevresel etkileri aynıdır. ÇED Raporunda değişen bir şey yoktur, bunlar defalarca kanıtlanmıştır. Danıştay 14. Dairesine hangi sihirli el değmiştir de mahkeme kendisini inkar etmiştir.”  dedi.

Artvin’in bir maden şirketinin ihtiraslarına kurban edilmek üzere kamu idarecileri tarafından değil, küfürbaz bir iş adamı tarafından yönetildiğini söyleyen Çelik “Bu nedenle ilin yöneticilerine bir işadamına karşı sorumlulukları yerine hizmet etmek durumunda oldukları Artvin halkına karşı sorumluluklarını bir kez daha hatırlatma gereği duyuyoruz.” dedi.

AKP’Lİ VEKİLE BÜYÜK TEPKİ

Cerattepe Projesi ile ilgili Meclis Araştırma Önergesinin tartışmalarının yapıldığı sırada Artvin milletvekilinin konuşmalarının ülkede yaşayan bütün Artvin’lileri dehşete düşürdüğünü belirten Çelik “Bu milletvekili konuşmasında Artvin’in barajlar kenti ve madenler kenti olduğunu, buna alışmak zorunda olduğumuzu söylemek gafletinde bulunmuştur. Bir Artvin milletvekilinin yaşam alanlarımızın ve doğanın korunması, ilimizdeki refah ve huzurun artırılması için çaba göstermesi gerekirken ve kendisinden beklenen bu iken barajlara ve madenlere alışmamız gerektiğini söylemesini üzüntü ve öfkeyle karşılıyoruz. Ülke kaynaklarının işbirlikçi yağmacılara ve ortaklarına peşkeş çekildiği bu kadar belli iken bunun ülke ekonomisi için gerekli olduğu yönündeki sözleri çarpıtma olarak görüyoruz. Artvin’de bir evi bile olmayan, geldiğinde otellerde kalıp dönen, görevi bittiğinde bir daha gelmeyecek olan, Artvin’de bir ikamet adresi bile olmayan birisinin yaşam alanlarımızı yok eden projelere alışmamızı söylemesi elbette kolay olmalı. Ancak bizler Artvin’de yaşayanlar olarak işi, aşı, evi barkı, dostları ve arkadaşları mezarlıkları ve ataları burada olan insanlar için bu kabul edilebilir bir şey değildir. Sayın milletvekili; alışmıyoruz, alışmayacağız, alıştıramayacaksınız.” şeklinde konuştu.

ZULME KARŞI DİRENMEK HAKKIMIZDIR    

Yaşam hakkına yapılan bu saldırının, zulme karşı direnme hakkı verdiğini, bu kapsamdaki her mücadelenin meşru ve hukuk çerçevesinde yer aldığını kaydeden Çelik “Bu kutsal mücadeleye ülkenin dört bir yanındaki Artvinlileri, yurt dışındaki hemşerilerimizi, bütün ülkede çevre mücadelesi yürüterek bu yağma ve talan düzenine karşı mücadele eden çevre dostlarını bekliyoruz. Cerattepe mücadelesi 25 yıldır süren bir mücadeledir. Bu gün başlayan ve biten bir mücadele olmamıştır. 25 yıllık şanlı bir sivil direniş öyküsünü bir mahkemenin gerekçesiz ve şaibeli kararına bağlayacak değiliz. Artvin halkının vicdanında yer etmeyen ve adaletin zerresi bulunmayan bir kararı kabul etmediğimizi bütün dünyaya ilan ediyoruz. Yaşamı yok eden bu gözü dönmüş doğa katliamına karşı Artvin halkının mücadelesi artarak sürecektir. Bu şanlı direnişe bütün Artvinlileri, çevre dostlarını, ülkenin gerçek yurttaşlarını bekliyor, saygılar sunuyoruz.” açıklamasında bulundu.

Editör: Haber Merkezi