Özer AKDEMİR - Dulkadir köyünde yaşayan 66 yaşındaki Muzaffer Sözerin 150 oğlak ve 1 büyükbaş hayvanı 15 gün içerisinde telef oldu. Durumu İlçe Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü'ne bildiren Sözer,  önce köyün içinden geçen deredeki kurbağaların öldüğünü gördükleri söylüyor. Keçilerin bir kısmının da dereden süt içtikten sonra hastalandıklarını söyleyen Sözer, "Akşam olduğunda keçilerden süt emen oğlaklar ölmeye başladı. Günde yaklaşık 10 oğlak telef oldu. Telef olan oğlakları köpeklere yedirmek için kestiğimde karnında beyaz sıvı birikintisi olduğunu gördüm. Son olarak da bir ineğim telef oldu" diye yaşadığı felaketi anlattı. Sözer, Eti Gümüş Tesislerinden dereye siyanür karışmış olabileceğini, ölümlerin sebebinin bu maden olabileceğini söyledi. Kütahya Valisi Şerif Yılmaz ise konuştu araştırdıkları açıklamasını yaptı.

2011'DE DE AYNISI OLMUŞTU

2011 Mayıs ayında madenin atık havuzunda meydana gelen göçmenin ardından yaşanan siyanür zehirlenmeleri, yörenin adeta kabusu olan siyanürlü madenin kapatılması taleplerini yükseltmişti.  Bu kaza sonrası madendeki siyanürün derelere ve yeraltı sularına karıştığı gerek hayvan ölümleri, maden işçilerindeki zehirlenmeler ve gerekse Hıfzısıhha da yapılan su analizleri sonrası netleşmişti. Devlet kurumları kazadan sonra madeni kapatmak yerine 5. bir atık havuzu yaparak ömrünü daha da arttırmayı yeğlemişlerdi. Ölen hayvanların fotoğraflarına, zehirlenen maden işçilerine ve köylülere rağmen devlet yetkilileri olayı örtbas etmek için gayret göstermişler, Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu Bakan konuyla ilgili  "Bir gram dahi siyanür sızıntısı yok" açıklaması yapmıştı.

Kanser olaylarının ardından boşalan, yıllardır adeta hayalet bir köy haline gelen Dulkadir Köyü'nün arazilerinin büyük bölümünü satın alan şirket köyü atık alanı olarak kullanmayı planlıyordu. Köyde kalan birkaç kişiden çoğunluğu madende çalıştığı için köyü terk edemediklerini söylüyorlardı.

ŞİRKET YETKİLİLERİ CEZA ALDI

Aralarında İzmir Barosu, TTB, TMMOB'a bağlı bazı odaların bulunduğu kurumlar tarafından yapılan suç duyurusu üzerine, ETİ Gümüş A.Ş. yetkilileri hakkında, atık barajının seddesinin çökmesi olayı ilgili olarak, “Genel Güvenliğin Tehlikeye Sokulması” suçunu işlendikleri iddiasıyla Kütahya 1. Sulh Ceza Mahkemesi'nde; Dulkadir Köyü’nde yaşanılan zehirlenme ve hayvan ölümleri ile ilgili olarak ise,  Tavşanlı Asliye Ceza Mahkemesi’nde “Çevrenin Taksirle Kirletilmesi ve Bilinçli Taksirle Birden Fazla Kişinin Yaralanmasına Neden Olmak” suçunu işledikleri iddiasıyla kamu davası açılmıştı. Kütahya 1. Sulh Ceza Mahkemesi şirket yetkililerine üçer ay hapis cezası verirken hükmünün açıklanmasını ertelemişti. Dulkadir Köyünde yaşanan zehirlenmelerle ilgili dava ise ilginç bir tesadüf sonucu Tavşanlı da bugün görülecek. Davanın hukukçusu Mehmet Horuş, davadan bugün karar çıkabileceğini söyledi.

KANSERİN BOŞALTTIĞI HAYALET KÖY

Eti Gümüş Tesislerinin yanı başında yer alan Dulkadir Köyü, tesislerin işletmeye açılmasından sonra on yıl içerisinde ardı ardına meydana gelen kanser olayları nedeniyle boşalmıştı. Köydeki 10 yıl içerisinde 56 köylünün kanserden ölmesinin nedenlerini araştıran Eskişehir Anadolu Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Necla Özdemir, madenin çalışmaya başladığı tarih olan 1987 yılından araştırmanın yapıldığı 1993 yılına kadar geçen süre içerisinde köy halkından 22 kişinin çeşitli kanser türlerinden öldüğünü tespit etmişti. Yapılan analizler sonrası köy suyunda limitlerin çok üzerinde arsenik olduğunu keşfeden Özdemir, köy evleri ile ilgili de “Evlerin sıva badanasında kullanılan toprak örneklerinde kristalin kuarts saptanmıştır. Bu mineral uzun süre solunduğu taktirde akciğer kanseri riski artar” diye yazar raporuna. Prof. Özdemir’in araştırmasının ardından Etibank borularla köyü başka bir yerden içme suyu getirir, ayrıca köylülerde evlerin sıvasında kuvarsları kullanmayı bırakırlar.

İKİ AYRI YERDEN AYNI FOTOĞRAF

Benzer hayvan ölümleri ve fotoğraflar yıllardır Uşak Eşme yakınlarındaki Kışladağ Altın Madeni civarındaki köylerde görülüyor. Madende meydana gelen siyanür kazasının ardından aylar içerisinde maden çevresindeki köylerde yüzlerce kuzu ölü ya da sakat doğmuştu.

Editör: Haber Merkezi