CHP İzmir Milletvekili Zeynep Altıok, “AKP’nin Doğa Talanı Karnesi” başlığıyla yayınladığı çalışmada AKP döneminde Türkiye’nin Çanakkale büyüklüğünde orman alanı kaybettiğini aktardı. Altıok, “Ülkemiz doğa haklarını korumada her geçen yıl daha da geriye gidiyor. Doğamız tam anlamıyla yağmalanıyor. ‘Doğa Koruma Kriterleri’ne göre Türkiye 180 ülke arasında 177’nci sırada” dedi.

METROPOL İLLERİ KİRLİ

BirGün'den Hüseyin Şimşek'in haberine göre, kitapçıkta 81 ilden Sadece Kırıkkale, Artvin, Bitlis, Eskişehir, Yozgat ve Kırşehir’in havasının sağlık standartlarına uygun olduğunun bilgisini veren Altıok, en kirli havaya sahip şehirlerin de İstanbul, Ankara, Adana, Amasya ve Manisa olduğunu ifade etti.

Altıok, iktidarın ve yandaş şirketlerin doğaya sadece rant gözlükleriyle baktığını kaydetti. Altıok, “İktidar da Türkiye’nin doğasının değil doğayı yok edecek sektörlerinin temsilciliğini yapıyor. Barajlarla ekosistem değişiyor, HES’lerle akarsular kuruyor, RES’lerle ormanlar kesiliyor, yollarla, havalimanlarıyla, köprülerle Türkiye’nin doğası talan ediliyor. Yaban hayatı ve hayvan hakları adına Türkiye bir adım ilerlemiyor. Büyükşehirlerde hava kirliliğinden yurttaşlarımız gaz maskeleriyle dolaşmak zorunda kalıyor. Her yeşil alan betona ve dolayısıyla yandaş talanına kurban ediliyor” dedi.

Altıok, “AKP’nin Doğa Talanı Karnesi”nde şu değerlendirmelerde bulundu:

"Türkiye artık alarm veriyor. İmar uygulamaları, rant ve talan için feda edilen çevre, kirlilik, yok edilen su kaynakları, çölleşme, karbondioksit emisyonu ile yarınlarımızı göremiyoruz. Bunun en önemli örneklerinden birisi kaybettiğimiz orman alanları. 2004’te 211 bin kilometrekare olan orman alanımız 2017’de 210 bin kilometre kareye geriledi. Yani Çanakkale büyüklüğünde ormanımız AKP döneminde yok edildi. Yine aynı dönemde ortalama 10 bin hektar orman arazisinin niteliği değiştirilerek yandaşlara verildi ve yapılaşmanın önü açıldı. 2003-2017 yılları arasında zarar gören orman alanı 120 bin 927 hektar oldu

'ESKİDEN KENDİNE YETEN ÜLKEYDİK'

AKP döneminde görülmemiş ölçüde bir doğa katliamı yaşandı. Avrupa Birliği ülkelerinde meralar, hem hayvanların tabi yem kaynağı hem de çevrenin korumasında çok önemli doğal kaynaklar olarak algılanmaktadır. Bir zamanlar kendi kendine yeten yedi ülkeden biri olan Türkiye bugün samanı dahi ithal eder duruma geldi. Tarımsal kalkınma ve çiftçinin refahı yerine kar ve betonlaşmayı tercih eden iktidar çiftçiyi yoksullaştırdı, ülkeyi de Avrupa’da en pahalı et tüketen yer haline getirdi.

'İSRAİL BÜYÜKLÜĞÜNDE ALAN KAYIP'

Türkiye’de toplam tarım arazisi 2003’de 40 milyon 644 bin hektarken 2017’de 37 milyon 992 bin hektar oldu. Yani buradaki kayıp 2 milyon 652 bin hektar ki bu da Arnavutluk kadar bir alan demek.

3’üncü Havalimanı ve Kuzey Marmara Otoyolu için kesilen ağaç sayısı en az 2 milyon 330 bin. İşlenen tarım arazisi 2003’de 26 Milyon 27 bin hektarken, 2017’de bu rakam 23 milyon 375 bin hektara geriledi. Ekilen tarım arazisi 2003’de 17 milyon 408 bin hektarken 2017’de 15 milyon 532 bin hektar. Yani kayıp 1 milyon 876 bin hektar, bu da İsrail kadar bir alan demek.”

Editör: Haber Merkezi