Altay Spor Kulübünün ve tüm İzmirli futbolseverlerin heyecanla beklediği Alsancak Stadyumu’nda artık sona gelindi. Kasım sonunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açılışının yapılması beklenen stadyumda ilk karşılaşmanın ne zaman ve hangi takımlar arasında oynanacağına henüz karar verilmedi.

Tabi ki sona gelinmesiyle birlikte stadyumun talipleri de gün geçtikçe tansiyonu yükseltmek adına bir takım çalışmalar yapsalar da bu konu çokta tartışmaya açık gibi durmuyor. Bugün sokaktaki İzmirlilere mikrofon uzatsak herkes stadyumun kime ait olduğunun cevabını çok net şekilde verecektir.

Konum olarak İzmir’in tam ortası diyebileceğimiz Alsancak’ta bulunan stadyuma birçok ulaşım imkânı olması sahayı daha da cazip hale getiriyor. Bornova, Hatay, Güzelyalı bölgesi için metro, Konak sahil şeridi için tramvay, Buca, Karabağlar, Gaziemir bölgesi için İZBAN, Karşıyaka tarafından gelecek olan taraftarlar için ise hem İZBAN hem de vapur seferleri ulaşımı oldukça kolaylaştırıyor. Türkiye’de ilk futbol oynanan şehir unvanını taşıyan Güzel İzmir’de, yine ülkenin en eski top sahalarından biri olan Altay Alsancak Stadyumu hem kültürel hem de aidiyet duygusu olarak büyük önem taşıyor.

Altay, Göztepe, Karşıyaka, İzmirspor, Bucaspor, Altınordu gibi birçok kulübe uzun yıllar hizmet etmiş olan emektar stadyum bugünlerde kazandığı yeni ve modern görüntüsüyle herkesi heyecanlandırıyor. Sona yaklaşılmasıyla birlikte şiddetini arttıran bir diğer tartışma konusu ise stadyumun adının ne olması gerektiğiyle ilgili. Dönüp arkamıza baktığımızda ülkemizde futbol efsaneleri arasında hayatta olan yalnız üç isim var.

Hem sporculuk hayatları boyunca hem de teknik direktörlük kariyerlerinde unutulmaz başarılara imza atmış olan bu isimler arasında Şenol Güneş adına Trabzon’da, Fatih Terim adına ise İstanbul’da ve Adana’da stadyumlar bulunuyor. Galatasaray, Fenerbahçe ve Beşiktaş’ta teknik direktör olarak şampiyonluk yaşamış tek isim olan, 1996 yılında gerçekleştirilen Avrupa Futbol Şampiyonasına gitmemizde büyük emeği olan Mustafa Denizli adına henüz yapılmış bir stadyum yok.

17 yıllık profesyonel futbolculuk yaşantısının 16 yılını geçirdiği, evimden daha çok burada yaşadım dediği Büyük Altay’ın stadyumuna Büyük Mustafa’nın ismi çok yakışır. Bazı isimler yaşarken ölümsüzleştirilmeyi hak eder ve Büyük Altay’ın Büyük Mustafa’sı hem İzmir için yaptıklarıyla hem de Türk futbolu için yaptıklarıyla bunu fazlasıyla hak ediyor.

Hükümetin bu konuda nasıl bir tasarrufu olacağı konusunda henüz net bir bilgiye sahip değiliz fakat manevi değerlere verdikleri önemi biliyor olmamız şu an için hepimizi endişelendirmeye devam ediyor. Bildikleri ve anladıkları tek şeyin para olduğu bu düzende İzmir’e, Altay’a ve Büyük Mustafa’ya yapılacak bir haksızlığı kimse kabul etmeyecektir, etmemelidir.