GİZEM TABAN/ İZ GAZETE- İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Tunç Soyer, kentte 30 Ekim tarihinde meydana gelen deprem sonrasında bilgilendirme ve değerlendirme toplantılarını sürdürüyor. İsmet İnönü Kültür ve Sanat Merkezi’nde gerçekleşen basın toplantısında konuşan Başkan Soyer önemli mesajlar verdi.
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Soyer’in açıklamaları şöyle:
37 MİLYONLUK DESTEK
Depremin üzerinde 6 gün geçti. Enkaz kaldırma çalışmaların sonuna gelindi. Evleri hasar görenler için bir çatı bulmak artık birinci önceliğimiz oldu. İzmir Büyükşehir Belediyesi aş evi çalışmasını düzenli olarak sürdürüyor. Halkımızın depremle ilgili yaptığı dayanışma büyüyerek devam ediyor. Bir Kira Bir Yuva kampanyasına olan bağış 48 saat içerisinde 20 milyon üzerine çıktı. 2 bin 107 destek veren hayırsever, evini paylaşan vatandaş sayımız 109 oldu. Bu olağanüstü koşullarda bu kadar büyük bağış yapan herkese çok teşekkür ediyorum. Halkın bakkalı çalışmamızda bağış 17 milyona ulaştı. Yani toplamda destekler 37 milyonu aştı. Yaklaşık 3 bin konuta yakın bir kaynağı şu ana kadar yaratmış oluyoruz. Ağır hasar 3 bin 920 olduğunu göre, biz neredeyse bu ihtiyacın dörtte üçüne ulaşmış oluyoruz.
KUTUPLAŞTIRICI SÖYLEMLER YERLE BİR OLDU
Bu süreçte kutuplaştırıcı söylemler yerle bir oldu. Bu afet bir kez daha birbirimize ihtiyacımız olduğunu gösteriyor. Diliyorum ki bu durum devam eder. Aynı havayı solduğumuz bu kenti birlikte yürütmek hedefimiz. Son altı gün içerisinde böyle davrandık. Bu krizi en iyi şekilde sürdürmeye devam ettik. Yerel yönetimlerin görevinin sadece çöp toplamak ve kaldırım yapmaktan ibaret olmadığını gösterdik.
YEREL YÖNETİM REFORMUNA İHTİYAÇ VAR
Bir yerel yönetim reformuna ihtiyaç var, mesele sadece kentsel dönüşüm yasası değişikliği ile bitmiyor. Bu deprem bize gösterdi ki yerel yönetimle merkezi hükümet arasındaki iş birliğinin başka bir perspektife taşınmalıdır. Mevcut mevzuatlar hareket kabiliyetini sınırlayan bazı düzenlemeler içeriyor. Hızlı hareket etmek için bu yetkinin daha fazla yerel yönetimlere aktarılması gerekiyor. Hem kentsel dönüşümde hem de binaların yapıya, ruhsata uygunluğunun denetlenmesi açısından kısacası bizim daha geniş bir perspektifte bir reforma ihtiyacımız var. En büyük ihtiyaç bir yerel yönetim reformu ihtiyacı da ortaya çıktı. Bugün imar kanunu Türkiye’de uzunca bir süredir hiç değişmeyen tek yasadır. Bunların bu afetleri de göz önüne alarak yeniden masaya yatırılması gerekiyor. Herkesin katkısı alınarak yeni bir yerel yönetim mevzuatının hazırlanması gerekiyor.
KENTSEL DÖNÜŞÜME BAKIŞ AÇIMIZI DEĞİŞTİRMELİYİZ
Biz bugüne kadar kentsel dönüşüm ile ilgili öncelliği ruhsatsız yapıların olduğu yerlere, gecekondulara veriyorduk. Ruhsatsızsa kaçaktır, depreme dayanıklı değildir diye düşünüyorduk. Oysa şimdi ruhsatlı binaların olduğu yerlerde büyük yıkımlar oluştu. Bizim kentsel dönüşüme bakış açımızı değiştirmemiz lazım. Kat yüksekliklerinden tutun da zemin etütlerine kadar vatandaşın kendi iradesi ile yapabileceklerine dair düzenlemelere ihtiyaç var. Bugünkü mevzuatla yapılabilecek bir şey değil. O nedenle diyoruz ki yetki Türkiye Büyük Millet Meclisindedir. Ama ona rağmen biz bunu kendimize görev alıyoruz. Bu felaketi yaşamış yerel yönetim olarak hazırlık yapmaya başladık. Ayın 12-13’ünde bu konuda söyleyecek sözü olan ne kadar bilim insanı, akademisyen varsa İzmir’e davet ettik, çalıştay yapıyoruz. Tekrar İzmir’in depremselliğini masaya yatıracağız, yapı stoku ile ilgili durumu masaya yatıracağız. Büyük bir İzmir depreminden en az hasarla çıkacak çareler nelerdir, bunları konuşmaya başlayacağız. Bu işin lokomotifi olmaya talibiz. Bu çalıştayı sadece İzmir için yapmış olmayacağız Tüm Türkiye için büyük bir değişimin önünü açmış olacağız. İzmir’e de bu yakışır. İzmir ilklerin kenti diyorsak, buradan bu perspektifi Türkiye’ye taşıyacak olan İzmir olmalıdır. Çünkü sadece İzmir değil tüm memleketimiz deprem kuşağı içindedir.
HASAR TESPİT ÇALIŞMALARI SÜRÜYOR
Buca, Karşıyaka, Bornova’da hasar tespit çalışmaları devam ediyor. Bayraklı’da Adalet, Bayraklı, Manavkuyu ve Mansuroğlu mahallelerinde yüzde 100’e yakın hasar tespiti yapıldı. Burada 3 bin 923 birim tespit edildi. Buradakiler ya yıkılmış ya da yıkılmak üzerinde olan yapılar. Çevre ve Şehircilik Bakanlığının başkanlığında 930 insanın oluşturduğu teknik ekipler çalışmalarını sürdürüyor. Bornova’da yüzde 20, Karşıyaka yüzde 15’i tamamlandı. Metropollerde çalışmalarımız devam ediyor.
10 MİLYONUN ÜZERİNDE ALT YAPI ÇALIŞMASI
Kentsel dönüşüm konusunda Ege Mahallesi Örnekköy ve Uzundere’de çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Çalışmaların sürdüğü 619 birim var. Ege Mahallesi’nde İhalesi yapılan 1190 birim var. Buralarda 10 milyon üzerinde bir alt yapı çalışmasını tamamladık. İçme suyu, kanalizasyon, yağmur suyu çalışmaları tamamlandık. 328 bin metrekarelik bir alan için kentsel dönüşümünde elinde tapusu olan vatandaşlarımızla bir mutabakat sağlamış durumdayız.
Başkan Soyer açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
ORTA HASARLILAR OTURACAK MI, OTURMAYACAK MI?
Orta hasarlı binalara ilişkin bakanlık tarafından izlenecek yol haritasına ilişkin soru üzerine açıklamada bulunan Soyer, “Sayın Bakan’a orta hasarlılarla ilgili yıkım kararı nasıl verilecek, vatandaşın bilmek istediği şey; oturulur mu oturulmaz mı… Sadece bu iki kategorinin olması gerekmez mi? Orta hasarlı oturacak mı, oturmayacak mı? Otursun mu oturmasın mı? Bunun kararı nasıl verilecek?’ diye sordum. Dedi ki; ‘Bizim mevzuatımız sadece ağır hasarlılarla ilgili bize bir yük yüklüyor. Orta hasarlılar teknik güçlendirmeyle iyileştirilmesi mümkün olan yapılardır diye tanımlanıyor’ dedi. Dolayısıyla bu sorunun tam karşılığı yok, bu biraz yoruma açık bir şey… Ve şöyle bir süreç izlenecek; tamamlanan 36 bin binayla ilgili çalışma zannediyorum önümüzdeki hafta sonuna kadar en geç tüm bölgeyi içeren bir çalışmayla sonlandırılacak. Tüm bu raporlar orada askıya çıkıyor. Vatandaşlar itiraz edebiliyorlar. O itirazları sonrasında ikinci kez kontrol yapılıyor, o kontrol sonucunda da kategorisi kesinleştiriliyor. Bu kategori kesinleşmesinden sonra belli olacak. Orta hasarlıysa bu mevzuat düzenlenen rapor üzerine güçlendirme yapılarak oturmasını mümkün görüyor” diye konuştu.
'BAKANLIK VATANDAŞI NE KADAR KUCAKLAYACAK GÖRECEĞİZ'
Soyer açıklamalarını şöyle sürdürdü: “Bakanlığın yapacağı çalışmalar var. Konteyner kent kurmak, Bayraklı Şehir Hastanesi yakınlarında 3 bin deprem konutu yapımı gibi… Bunun 1 ay içinde ihalesinin yapılarak inşaatının başlanacağını ve 1 sene içerisinde tamamlanacağını söylüyorlar. Bu tablo içinde bakanlık, vatandaşımızı ne kadar kucaklayıcı bir çözüm getirmiş olacak, bunu göreceğiz. Ama biz İzmir’de yaşıyoruz ve İzmirlinin ne dertleri olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla biz bu noktada gücümüz ne kadar yetiyorsa bunu yapmaya devam edeceğiz. Bizim şu an çözüm üretebildiğimiz rakam 3 bine yaklaşıyor. Ama bunu büyütmek mecburiyetindeyiz çünkü çok daha büyük bir nüfusun bundan olumsuz etkilendiğini biliyoruz. O nedenle kampanyaya devam edeceğiz.”,
BAHÇELİ’YE YANIT
Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin İzmir depremine ilişkin CHP Belediyeciliğini hedef alan sözlerinin hatırlatılması üzerine Soyer, “Bu felaket bile bizi birbirimize yakınlaştırmakta yeterli değilse, ben söyleyecek laf bulamıyorum” dedi.
İZMİR HALKINA GÜVENİYORUM
‘Bahsettiğiniz yerel yönetim reformunun olacağına dair umudunuz var mı?’ sorusuna yanıt veren Soyer, “Ben İzmir halkına güveniyorum. İzmir halkı böyle bir talebin ne kadar haklı olduğunu biliyor ve talebimizi gitmesi gereken yere kadar götüreceğiz. Sonuna kadar da takipçisi olacağız.
PANDEMİ DEPREM DİNLEMİYOR
Salgındaki artışa yönelik soruya yanıt veren Başkan Soyer, “Biz çadır alanlarında hızlı bir şekilde tedbir almaya başladık. Hem Sağlık Bakanlığımız bir poliklinik kurdu ve kovid testleri konusunda çalışmayı başlattı hem de bizim de Eşrefpaşa Hastanemiz ve toplum sağlığı daire başkanlığımız dünden beri çadır alanlarındalar. Tek tek çadır alanlarını ziyaret ediyorlar, başka türlü sağlık problemleri olanlara da çare aramaya çalışıyoruz. Ne yazık ki pandemi deprem dinlemiyor. Hatta belki bu nedenle daha hızlı yayılıyor. Biz uyarmaya ve tedbir almaya devam edeceğiz. Allah korusun bu şekilde çok daha yayılacak. Çadırları ada ada yerleştirmiştik, daha derli toplu yerlere taşıma kararındayız. Mücadele etmeye devam edeceğiz” ifadelerini kullandı.
