İZ  GAZETE- Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel, göreve başladıktan sonraki ilk 100 günlük hizmetlerini bir video ile paylaştı. Videoyu da seslendiren Ceritoğlu Sengel, yolların asfaltlanmasından Köy Akademilerinin kuruluşuna, çevre duyarlılığından kültürel değerlerin korunmasına, tarımsal çalışmalardan kurum içi birlikteliğinin önemine kadar yapılan tüm hizmetleri vatandaşlara aktardı. Her şeyin çok daha güzel olacağını bildiklerini söyleyen Cerioğlu Sengel, “İşimizi severek yapıyoruz, Selçuk hak ettiği noktaya gelsin istiyoruz” dedi.

Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in, videoda seslendirdiği metnin tamamı şöyle:

Ne büyük mutluluktu en yüksek oyu almak, halkın takdirini kazanmak. Ne büyük gururdu mazbata sevincini binlerle birlikte paylaşmak. Bize sahip çıkmıştı halk sandıkta, sıra bizdeydi artık. Çünkü sorunlar çoktu, borçlar kocaman! Yılmadan, yorulmadan çalışmaya ant içmiştik.

Önce, kurum içinde biz olabilmek lazımdı. O yüzden, sabahın erken saatlerinde yola koyulan çalışanlarımızla buluştuk, onları işe uğurladık. Her şey Selçuk içindi ve biz hayallerimiz için çırpınmaya hazırdık. Kurum içinde birlikte hareket etmekti hedefimiz. Kısacak bir 100 gün videosudur bu ama dolu doludur her saniyesi. Çünkü her saniyesinde kenti için çalışan bir grup görürsünüz.

Yürünmez yollarda yürümeyi hedefleyen, bu sebeple 100 günde 15 bin metrekare asfalt yapan, tarım arazilerine ulaşım sağlansın diye, Dedehorya’dan başlamak üzere bir çok yere satih kaplama yapan ve yapmaya devam eden, adım adım tüm sorunların üstesinden gelmeye çalışan güzel bir ekip. Büyükşehir’in desteğiyle yollarımızı yaparken, valiliğimizin yüzde 60 olan mali mesuliyetini yüzde 80’e çıkararak Dutlu yolumuzu tamamlıyoruz mesela.

Ot bitmişti her yerde, program yapıldı bunun için, temizlik şarttı Selçuk’ta ve bahar gelmişti üstelik, çiçeklenmeliydi her yer ve bahar kokusu yayılmalıydı sokaklarda. Başladık bahar temizliğine. Sokakları, konteynerleri, parkları yıkadık pakladık. Sinek mücadelesine başladık ama gecikmiş işler sebebiyle bir yıl boyunca kesintisiz mücadele etmenin önemini anladık, herkese anlattık. Çevre duyarlılığına dair bilinçlendirmeye katkı sunduk.

Tebrikleri, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’ne bağış olarak aldık. Geleceğe ışık yaktık. Vicdanımızla, onurumuzla çalışmak esas amacımız. Can dostlarımıza kucak açtık. Yeni yuvalar bulurken, aynı zamanda daha iyi ortamlarda yaşasın istedik. Çünkü artık onların da sorumluluğunu üzerimize almıştık. Çocuklarımız en kıymetlilerimiz, söz hakları olsun istedik. Hayallerini kursunlar, Cumhuriyet’e sahip çıksınlar istedik. Sahneleri, oyunları, hayalleri, geleceği gözyaşı olamayan dünyayı onlara bıraktık.

Eğitimde sınır yoktu. Geçmişin güzelliklerini geleceğe taşımak adına ‘Köy Akademilerimizi’ kurduk. Köylerimiz bizim için çok kıymetliydi. Çünkü biliyorduk ‘Köylü Milletin efendisiydi’. Efendilerimiz için köylülerimizle buluştuk, sorunlarına ortak olduk. İhtiyaçlarına karşılık verdik. Makamları bıraktık, hep yollara düştük.

Bu sırada SELBİM’i kurduk. Dedik ki; bu kent bizim, kente hep birlikte sahip çıkalım. Gördüğünüz sorunları veya önerilerinizi bize iletin, biz gereğini yapalım. Sorunları beraber çözmeye başladık. Kültürel kalkınmada önemliydi bizim için. Bir kültür politikası oluşturduk. Selçuk’taki tüm değerlerimize sahip çıkarak doğru işlere imza atmaktı hedefimiz. Tüm kıymetlerimizi göstermek istiyorduk. Sain Jean’da müthiş bir ilke imza attık. Biliyor musunuz biz çok heyecanlandık. Nazım Hikmet’i andık. Moğollar ile 19 Mayıs’ın 100. Yılını kutladık, yollara döküldük.

Roman vatandaşlarımızla dans ettik, Yörüklerimizin geleneklerini yeni nesillere aktardık. Göçmenlerimizle halay çektik, Alevi Kültür Derneğimizle acılarımızı paylaştık. Hep bir arada durmayı, kardeşçe yaşamayı hedefledik. Engel tanımaz kardeşlerimizle, engelsiz yarınları temenni ettik.  Kız futbol takımımızın, çeşitli spor kulüplerimizin başarıları ile gururlandık. Doğru işlerin hep arkasında yer aldık. Ramazan ayında evlere konuk olduk, iftar sofralarında ekmeğimizi paylaştık. Camilerimizin bakımlarını yaptık. Tüm dinlere, tüm inanışlara ev sahipliği yapmanın çeşitliliğini yaşadık. Uluslar arası platformda temsil edildik, başarılar aldık, gururlandık.

Dünya markası olmayı hedefleyen kentimizin tüm değerlerini her alanda tanıttık ve tanıtmaya devam ediyoruz. Arthemis’in bereketli elinin değdiği bu toprakların tarım cenneti olduğunu öğretmeyi amaçlamıştık. Öyle bir şenlik yaptık ki, çiftçimizden esnafımıza, herkesin yüzünde açan gülücükler ile şenlendik. Tarım önemliydi bizim için. Birlikte üretmek, birlikte büyümek, birlikte bölüşmek, işte bu yüzden kooperatifleşmek.

 Önümüzde 5 hedefimiz vardı. Tohum merkezimizi projelendirdik. Engelsiz parkımızın yapımına başladık. Çocuk kafemizin projesini tamamladık. Bilin ki, çılgın gibi çalışıyoruz ama sorunlar dağ olmuş. Azimliyiz, tüm dağları aşacağız. 100 gün içinde planlarımızın hepsini programa aldık. ‘Borcunuz çok’ diyorlar, doğru. ‘Eskiden kalma borçlar geliyor’ diyorlar, doğru. Ama biz hiç yılmıyoruz, daha çok çalışıyoruz. Kar etmeyen işletmelerimizi güçlendiriyoruz. Kaliteyi olabildiğince arttırıyoruz. Çünkü, Selçuk hak ettiği noktaya gelsin istiyoruz. Çünkü, biz güçlü bir aileyiz. Çübkü, biz işimizi severek yapıyoruz. Çünkü, biz gece gündüz demeden, tüm kurumlarla ortak, tüm fikirlere açık, tüm enerjimizle Selçuk için çalışıyoruz ve her şeyin çok çok daha güzel olacağını biliyoruz”