Gizem TABAN/İZGAZETE- İzmir Büyükşehir Belediyesi (İBB) kasım ayı olağan sekizinci meclis oturumu İBB Başkanı Cumhuriyet Halk Partili (CHP) Tunç Soyer’in yönetiminde gerçekleşti. Ahmed Adnan Saygun Sanat Merkezi’ndeki toplantıda İBB’ye ait İzmir Su ve Kanalizasyon (İZSU) Genel Müdürlüğü’nün genel kurulu yapıldı. Oturumda, İZSU’nun 2022 mali yılı gelir ve gider bütçesi ile performans programı görüşüldü. 

YAKLAŞIK 4 MİLYARLIK BÜTÇE

İZSU’nun 2022 gelir bütçesi 3 milyar 178 milyon 961 bin TL, gider bütçesi ise 3 milyar 800 milyon olarak açıklandı. AKP ve MHP’nin ret oyu kullandığı 2022 mali yılı bütçesi ve performans programı oy çokluğuyla kabul edildi. MHP’li Meclis Üyesi Hakan Şimşek’in mali yılı bütçe ve performans programına olumlu oy kullanması ise dikkat çekti. AKP ve MHP İZSU’ya eleştirilerde bulunurken Başkan Soyer ve CHP Grubu da eleştirilere yanıt verdi.

YÜZDE 18 ARTI YÜZDE 15 ZAM

Toplantıda yapılan açıklamada İzmir’de suya; 2022 yılının ilk ayında yüzde 18, ikinci altı ayında yüzde 15 zam yapılacağı belirtildi. Katı atık ve bertaraf ücretlerinin su faturası ile birlikte tahakkuk ve tahsilatı uygulamasının 1 Ocak 2022 tarihinden itibaren kaldırılması konulu önergenin tekrar değerlendirilmek üzere geri çekilmesi ise kabul edildi.

METREKÜP DÜZENLEMESİ

Yeni düzenlemeye göre konutlarda daha önce 0-13 metreküp olan birinci kademe 0-10 metreküp, 14-20 olan ikinci kademe ise 11-20 metreküp olarak yeniden ele alındı. Üçüncü kademe ise 21 metreküp ve üstü olarak planlandı. Konutlarda 0-10 metreküp arası suyun metreküpü 6.41 TL'den 7.56 TL’ye yükselirken 11-20 arası metreküp fiyatı 6.92’den 9 TL’ye çıktı. 21 metreküp ve üzeri harcamada ise 14.27 TL’den 16.84TL’ye yükseldi. Konut dışı kademesiz tarife ise 16.35 TL’den 19.29 TL’ye yükseldi.

‘BÜTÇENİN YÜZDE 47’Sİ YATIRIMLARA’

CHP Grup Sözcüsü Nilay Kökkılınç, “İzmir, ülkemizde yaşanmakta olan olumsuz gelişmelerden aynı şekilde etkileniyor. Genel ekonomik ve sosyal gidişatın dışında pandemi süreci, kurum ve kuruluşlarının karşısında birçok ekonomik ve sosyal güçlük çıkarmıştır. Bu güçlükler, İBB öncülüğünde geliştirilen projelerle, dayanışma içerisinde aşılmıştır. İZSU’nun özverili çalışmalarıyla başarılı bir sınav verdiğini kabul etmek gerekir. Pandemi sürecini de kapsayan 2019-20-21 yılında İZSU’nun gerçekleştirdiği yatırım miktarı 1 milyar 250 milyon lira… İZSU’nun 2022 yılı bütçesinin yüzde 47’sinin yatırımlara ayrıldığı görülüyor” dedi. 

‘FİYAT UYARLAMASI VATANDAŞ ODAKLI’

“Ekonomik dengelerin altüst olduğu bu süreçte İZSU Genel Müdürlüğü, hizmetlerini kesintisiz sürdürmüştür” diyerek konuşmasını sürdüren Kökkılınç, “2021 yılının başında, tüm bu kötü ekonomik ölçütlere rağmen yüzde 15 zamda kalınmış, başka bir zam yapılmamıştır. Bu şekilde 2021 yılı için yaklaşık 80 milyon lira vatandaşlarımızın cebinde kalmıştır.  2022 yılında ilk ay yüzde 18 ikinci altı ayda yüzde 15’lik fiyat uygulaması bütçede öngörülmüştür. Bütçenin yüzde 13’ünün akaryakıt ve elektrik harcamasına gittiği görünce ve aynı zamanda ekonomik tablo karşısında 2022 yılındaki bu fiyat uyarlamasının bile son derece vatandaş odaklı olduğu görülecektir. 350 bin abonenin ödenmemiş faturalara rağmen suyu kesilmemiştir” diye konuştu.

‘SU FATURALARINDA KDV KALDIRILMALI’

Kökkılınç ayrıca, “İklim krizinin en ağır sonuçlarından biri susuzluk tehlikesidir. Su kaynaklarının korunması ve tasarrufu, vatandaşların suya erişiminin kolaylaştırılması ile ilgili merkezi idarenin de tedbirler alması gerekmektedir.  Bu tedbirlerin en başında su faturalarındaki KDV ve Çevre Tüketim Vergisi’nin kaldırılmasıdır. Devlet Su İşleri (DSİ) yaptığı barajların bedelini, faiziyle yerel idareden almaktadır. Bu bedellerin yerel su idarelerinden alınmaması, barajların merkezi idare yatırımı olarak tüm mali yükümlülüğünün üstlenilmesi gerekmektedir. Bunun için yasal düzenlemeye ihtiyaç vardır” ifadelerini kullandı.

‘TÜRKİYE’YE ÖRNEK BİR KURULUŞ’

İZSU Genel Müdürlüğü’nün, Avrupa Birliği standartlarında arıtma sayısı ve kişi başına düşen atık su arıtma miktarı ile TÜİK verilerine göre Türkiye'de lider konumda olduğunu belirten Kökkılınç, “Kurumun bu başarısı ve Türkiye'ye örnek öncü bir kuruluş olması bizleri gururlandırmaktadır. İzmir'in atık sularının yüzde 97'si arıtılmaktadır. Bu sayededir ki, Marmara Denizi ve görülen bir çevre kirliliği olan müsilaj İzmir'de görülmemiştir” dedi.

‘MEMNUNİYET VERİCİ ÇALIŞMALAR’

İYİ Parti Grup Başkan Vekili Kemal Sevinç de şunları söyledi: Ülkemizde faaliyet gösteren tüm özel ve kamu kuruluşları zorlu bir süreçten geçiyor. İZSU’nun faaliyetlerine bakıldığında; yetkili olduğu arıtma tesislerinden içme su temini, yeni su şebekeleri yapımı, mevcut şebekelerin korunması, kanal altyapısının bakımı ve yeni kanal yapımı, dere ıslah çalışmalarının yapımı, yağmur suyu kanalı yapımı, pis su arıtma tesisi yapımında özverili çalışmalar yaptığını görmekteyiz. Şu an kentimizde yaklaşık 4 bin 7 kilometre kanal altyapısı mevcut, 67 adet arıtma tesisimiz faaliyette, 400 adet olan derelerimizin tamamına yakını ıslah edilmiş ve bakımı yapılmış durumda. İçme suyu anlamında 9 bin 330 kilometre şebekemiz mevcut, içme suyu ile ilgili arıtma tesisi sayımız 57... Yağmur suyu ile ilgili şu an İzmir genelinde 721 kilometre hat işler durumda, devam eden 122 kilometre, 2022 yılında 187 kilometre hedefleniyor. Su kaçağı; metropolde yüzde 26,99 seviyesinde, çevre ilçelerimizde yüz 30 civarında. Bunlar çok memnuniyet verici çalışmalar. Bu ekibi bu anlamda kutluyorum. Gerçekleşen tüm bu hizmetler İzmirlilerin yaşamına olumlu etki ediyor. 2022 bütçesinin hayırlı olmasını diliyorum, oyumuz olumludur.”

MHP’Lİ ÜYEDEN OLUMLU OY

İBB ve Aliağa Belediyesi Meclis Üyesi MHP’li Hakan Şimşek’in, MHP Grubu’nun ret oyu kullandığı İZSU’nun 2022 mali yılı bütçe ve performans programına olumlu oy kullanacağını söylemesi dikkat çekti. Şimşek, “2019’un nisanından bu yana söylediğim; Şakran’ın kanalizasyon arıtma tesisinin 2022 bütçesine girmiş olması benim bu bütçeye hayır dememe engel oluyor. Yarın bir gün ben bu bütçeye hayır dediğimde karşımdaki siyasetçilere bu kozu veremem. Şahsım adına 2022 bütçesine evet oyu vereceğim. Ancak 2022’de yapılmazsa vay halinize… Bunu da açıkça dile getiriyorum” açıklamasını yaptı. 

‘GELMİŞ GEÇMİŞ EN BÜYÜK YATIRIM’

İZSU’nun Kemalpaşa’ya gelmiş geçmiş en büyük yatırımı yaptığını belirten Kemalpaşa Belediye Başkanı CHP’li Rıdvan Karakayalı, “İZSU, Kemalpaşa’ya 120 milyonluk yatırım yapıyor. Bu çok büyük bir rakamdır. Pandemi ve depremden sonra Kemalpaşa’ya büyük bir ilgi oluştu. Bu da müthiş bir şekilde şehirden ilçeye akım başlattı. Büyükşehir Belediyemiz de bunu görünce yatırımlarını arttırdı. Gediz Deltasının korunması ve İzmir’in geleceği için önem taşıyan projeleri bir bir hayata geçiren İZSU, Kemalpaşa’da 25 bin kişiye hizmet edecek ileri biyolojik atık su arıtma tesisinin yanı sıra 12 mahallenin kanalizasyon ve yağmur suyu altyapısını yaparak Deltanın korunması için büyük bir adım atmış oldu. Bizim bütün sularımız Nif Çayından geçiyor, Nif Çayı da Gediz’e geçiyor, Gediz de Körfez’e akıyor. İZSU, yeni bir ileri biyolojik atık su artıma tesisi kurmaktadır. Kemalpaşa’da yapımı devam eden bu tesis günlük 5 bin metreküplük evsel atık suyu arıtacak. Tesisin 2022 yılında hizmete açılması bekleniyor” diye konuştu. 

‘İZSU KANGREN OLAN SORUNLARI ÇÖZDÜ’

İZSU’nun 2019 yılından bu yana Çeşme’ye yaptığı yatırımlardan dolayı teşekkür eden Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran da “2019 yılından bugüne İZSU Çeşme’de devletimizin yaptığı en büyük yatırım hamlesini yaptı. Bunun için çeşme halkı adına teşekkür ediyorum. 255 milyon liraya yaklaşan, 2019 yılından bu yana olan bu yatırım birçok konuyu kapsıyor ama en önemlisi İZSU yönetiminin Çeşme Belediyesi koordineli olarak çalışması ve her aradığımızda karşımızda çözüm odaklı olunması. Çeşmemizin eskimiş olan içme suyu altyapısındaki kaçaklar hepimizin malumuyken 3 senede yapılan yatırımlarla kayıp kaçak kısmımız çok büyük oranda giderildi. Dere yataklarımızda ciddi iyileştirmeler yapıldı. TOKİ’nin çalışmamakta olan arıtmasını İZSU devraldı ve TOKİ’yi kokudan ve kirli sudan kurtardı. En önemli sorunlardan biri; Çeşme Meydanını her yıl yağmurda su basmasıydı, kangren olan bu sorun da İZSU tarafından çözüldü” açıklamalarında bulundu.

‘SÖYLENİLEN SUYU ALAMADIK’

Gördes Barajı’ndan taahhüt edilen suyun alınamadığını söyleyen CHP Meclis Üyesi Murat Aydın, “2011 yılından bu yana İzmir, Gördes Barajı’ndan 190 milyon metreküp su aldı. Cumhurbaşkanımızın söylediği gibi İzmir yıllık 59 milyon metreküp su görmedi. En fazla bu yıl su aldık, o da 52 milyon metreküp aldık.  Yılda 650 milyon metreküp almamız gerekirken sadece 190 milyon metreküp aldık. İBB bu barajın maliyetinin bedelini 30 yıl ödeyecek. Tahtalı’dan 90 milyon metreküp su alıyoruz. Bunun yarısını bile Gördes’ten alamadık. Gördes’in aktif doluluk oranı yüzde 1’dir. Gördes Barajı’ndan yine su alamayacağız ve yine dibi delik baraja para ödemeye devam edeceğiz. Sadece barajda değil, tünellerinde de delik var” dedi.

‘EVRİMİMİZ SÜREKLİ DEVAM EDİYOR’

İBB Başkanı Tunç Soyer, toplantının sonunda yaptığı konuşmada eleştirilere tek tek yanıt verdi. “Dünyanın her yerinde iktidar çok iyi iş yaptığını söyleyecek, muhalefet de yeterli görmeyecek. Bu siyasetin doğasında var” diyerek konuşmasına başlayan  Soyer, “Şu bir gerçek, insanlık içinde bulunduğu durumla hiçbir zaman yetinmediği için evrimi devam eden bir varlık. Biz de daha iyisini nasıl yaparız diye kafa yorduğumuz için sürekli evrimimiz daha iyi devam ediyor, daha iyiye daha güzele doğru yolculuğumuz devam ediyor. Dolayısıyla muhalefetteki arkadaşlarımızın beğenmemesi, eksik bulması normal, iktidardaki arkadaşlarımızın sahip çıkması, beğenmesi çok normal” dedi.

‘GÖRDES’TE İMALAT HATASI VAR’

Gördes Barajı ile ilgili tartışmalara ilişkin konuşan Başkan Soyer, “Ben kendi gözlerimle gördüm. Kuraklıkla alakası yok. İzmir’in tüm barajlarının doluluk seviyesi 45-50 civarında, sadece Gördes’in doluluk oranı 1 küsur civarında. Neredeyse kurumuş durumda. Emin olun ki imalat hatası var,00 tünellerinde de var. Dibinde su tutmadığı için 4 kere tadilata alındı. Yok demek hakikaten gözünü kapatmak demek. ‘Madem öyle neden devam ettiniz’ dendi. Devlete güvenmişiz, nasıl vazgeçeceğiz? Rakamlar çok net. Biz yapıldığı günden bu yana 659 milyon metreküp su almayı beklerken bu geçen süre içinde toplam 190 metreküp alabilmişiz. Üç yıl hiç almamışız. Üstelik bunun faizini ödememek için arkadaşlarımız aylarca müzakere etti ama faizini de aldılar. Biz DSİ ile beraber çalışmak zorundayız. Bizim bürokratlarımızın DSİ bürokratları ile ilişkisi gayet düzgün. Siyaseten de bizim bu iş birliğine destek olmamız lazım” diye konuştu.

‘BAKANLIK DESTEK VERMELİ’

Körfez’de dip temizliği konusuyla ilgili açıklamalarda bulunan Başkan Soyer, “Bakanlığın bununla ilgili birimi var; Deniz Dip Tarama Baş Mühendisliği var. Bu birimin bizim Körfez’de yapacağımız çalışmaya destek vermesini Adalet Kalkınma Partili arkadaşlarımdan rica ediyorum. Bakanlık bizim bakanlığımız. Bize destek vermeleri lazım. Mutlaka iş birliği yapılmalı. Biz nasıl bütçeyi Körfez’in dip temizliği ile ilgili bütçemizi 600 binden 1 milyon 200 bine çıkarmışız. Demek ki bununla ilgili çalışmayı öngörüyoruz. Birlikte yapmamız lazım” dedi.

‘ÖNCE KİRLİLİĞİ DURDURMAMIZ LAZIM’

Önceliği, sirkülasyon kanalına değil de yağmur suyu-pis su kanallarının ayrıştırılmasına vermelerinin gerekçesini açıklayan Başkan Soyer, “Şu an sirkülasyon kanalı açmak evin kapısı-penceresi açık iken ev toz duman içindeyken süpürge yapmaya benziyor. Önce kirliliği durdurmamız lazım. Onun için öncelikle yağmur suyu ve pis su kanallarını ayrıştırıyoruz. Bu çok zor bir iş. Akıl alacak gibi değil, trafik alt üst oluyor, on yıllardır var olan bir şeyi bozuyor yeni bir şey yapıyorsunuz. Kilometreler kolay söyleniyor ama 100 metresi bile büyük mesele. Büyük çalışma ve fedakarlık istiyor. Kolay bir iş değil ama Körfez’in başka türlü temizlenmeyeceğini bildiğimiz için yapmak mecburiyetindeyiz” ifadelerini kullandı.

‘GEDİZ’DEKİ KİRLİLİĞE SEYİRCİ Mİ KALALIM?’

Gediz Deltası ile yaptığı farkındalık çalışmasına yönelik eleştirilere yanıt veren Başkan Soyer, şunları söyledi: “Ben, Gediz’e İBB Başkanı olarak gitmedim, Ege Belediyeler Birliği Başkanı olarak gittim. Ege Belediyeler Birliği Başkanı olarak bu benim sorumluluğum. Bizim asıl şunu sorgulamamız gerekmez mi; Gediz on yıllardır zehir akıtıyor. Nereye gittiğini ne fark eder, bizim bütün bereketli topraklarımız zehirleniyor. Bunun için teşekkür beklemiyorum ama en azından anlaşılmasını beklerim. Biz niye yaptık bunu? Kimse bu zehirlenmeyle mücadele etmemiş, kimse yıllardır elini taşın altına sokmamış. Kuraklık var, iklim krizi var, yanlış tarım ürün deseni var, yetmiyor bir de zehirliyoruz. Buna kim karşı çıkacak? Ne yapalım seyirci mi kalalım? İyi ki gitmişiz, 60 tane suç duyurusunda bulunduk, takip edeceğiz.”

İZMİR’İN MARMARA’DAN FARKI NE?

İzmir’de müsilaj olmamasının nedenini açıklayan Soyer, “Marmara’ya arıttığı atık suyu akıtan 7 ilimiz var. Bu 7 ilin arıtma tesislerinin yüzde 51’i doğal ve biyolojik arıtma, yüzde 48’i ızgara ve kum arıtması. Sadece İzmir’de 68 arıtmanın yüzde 97’si ileri biyolojik arıtma. Bu ne demek? Azot ve fosforu bırakmıyor. Izgara ve kumla arıtılan su ne yazık ki azot ve fosforu arıtmıyor. Dolayısıyla İzmir’in Marmara’dan farkı, ileri biyolojik arıtma tesislerine sahip olması. Bununla iftihar edebiliriz, bu çok kıymetli” dedi.

‘VATANDAŞA YÜKLÜ BİR ZAM YANSIMAYACAK’

Zam konusuna da değinen Soyer, “Yüzde 18 artı yüzde 15 zam, yıllık ortalama yüzde 26.85’e geliyor, bu zam da TÜİK’in yeniden değerlendirme oranının bile altında kalıyor. Şunu netleştirmek lazım, belediye başkanı arkadaşlarımdan rica ettik, belediyelerinde katı atık bedellerini zamlamıyorlar. Geçen oturumda bütçelerinde getirdikleri artışları, aralık ayında geri alacaklar. Dolayısıyla biz onu bir yandan yüzde 15-20 civarında geri çekerken, vatandaşa çok yüklü bir zam oranı yansımamış olacak. Ödemiş’te başka özel bir durum var, onu beraber çözüyoruz. İzmir’in musluklarından akan su ile ilgili değerleri Sağlık Bakanlığı ve İl Sağlık Müdürlüğü tespit ediyor, 11 metropol ilçede yüzde 100 içilebilir, 19 ilçemizde yüzde 95 içilebilir seviyede. Milletimize içilebilir su veriyoruz. Bununla da iftihar edebiliriz” diye konuştu.

Editör: Haber Merkezi