İZ GAZETE- İbrahim Ulaş Polat, CHP’nin düzenlediği arama konferansı üzerinden yerel yönetimlerin önemini yorumladı. Polat, “Pandemi döneminde çarpıcı şeyler yaşadık. İktidar maske dağıtamadı ama CHP’li belediyeler dağıttı. İzmir ilk defa sokağa çıkma yasağı gördü, ilan edildiği gün insanlar birbirini ezdi marketlere akın etti. Tunç Soyer bir video yayınladı biz yanınızdayız, kimseyi ekmeksiz susuz bırakmayacağız dedi ve insanlar evlerine döndü. İktidar bunu yapamadı insanlar da büyük ihtimalle iktidara güvenmediği için sokaklara döküldü ama o videodan sonra evlerine dönüler. Yani iktidarın sağlayamadığı güveni yerel yönetimler sağlayabiliyor” dedi ve yapılan etkinlikleri anlattı.

Bülent Kepenek ise, siyaset arayışının nereden kurulduğunun önemli olduğunu söyleyerek, arama konferanslarının doğru kurulmadığı eleştirisinde bulundu. Kepenek, “Siyasetçilerin bir araya gelip aradıkları çözümle sokakta bir araya gelinip bulunan çözümlerde çok büyük fark var. Meseleyi burdan kurmadığınız sürece o çözümü bulmanız sıkıntı” ifadelerini kullandı.

‘İKTİDARIN ŞİFRESİNİ BULDUK’

İpek Kul da, aramaya gerek olmadığını CHP’nin iktidarın şifresini bulduğunu iddia ederek, “Bizler en son seçimde şifreleri bulduğumuzu gördük olduk. Yerel siyaset genel siyasete uzanan yolda en önemli araç. Bu anlamda CHP’nin son dönemlerde belediyeleri ve büyükşehirdeki belediyeleri, karizmatik liderlerinin olması biz aslında partinin iktidarı yüklenmesi için hiçbir sebep olmadığını görüyoruz. Bu çok büyük bir mücadelenin sonucu” diye konuştu. Seçkin Öner ise, Polat ve Kul’a ‘hayal dünyasında yaşıyorlar’ eleştirisi getirdi. Öner, bazı bölgelerde CHP’liyim dendiğinde bireylerin sopayla kovalanacağını iddia etti ve ülkede demokrasi kalmadığını, gençlerden de çok umudu olmadığını söyledi.

Polat, tabanda arama yapıldığını, CHP’nin AKP’ye karşı savaştığını ve İstanbul seçiminin buna katkısı olduğunu hatırlatarak, “Umut oluştu. Biz başka partilerin seçmenlerine umut olduk. İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin çok ciddi bir bütçesi vardı ve bu hükümetin desteğiyle değil. Fakat bu pandemi döneminde yüzde 30’a yakın kesintiler oldu. Ciddi kesintiler oldu ama metro çalışmaları devam ediyor mesela. Z kuşağına benim güvenim tam. Birinci yüzyıl geziden sokağa çıkmazdı ama ikinci yüzyıl çıktı. Bir çevre vizyonu var gençlerin, bu çok önemli bir politik duruştur mesela” dedi.

‘Z KUŞAĞI DOĞRUYU ARIYOR’

İpek Kul, AKP iktidarı döneminde hem gençlik çağını hem de kadın bir birey olarak yaşamını sürdürmenin zorluklarını anlatarak, “Benim de kentten, yerel yönetimlerden veya iktidardan beklediğim şeyler farklı. Z kuşağı doğru bilgiyi tartışmayı biliyor. CHP’nin icraatleri, AKP’nin yalanları gençler tarafından denetlenebilir hale geldi. Bu da 3 yaşında çocuğun bile kullandığı bir alet ile oluyor. Twitter'da kadınlar seslerini duyurabiliyor ve bu kitlelere ulaşıyor. Halk aslında kendi taleplerini söyleyip takipçisi olduğunu Z kuşağının bu serzenişleriyle göstermeye başladı” şeklinde konuştu.

Bülent Kepenek de şunları söyledi, “AKP çıtayı o kadar aşağı çekti ki normal yapılması gereken şeyler çok önemli şeyler haline geldi. Gençler apolitik değil anti politik. Bir duruşları var gençlerin. Kendi taleplerini dile getirebilecekleri kanallar eksik” Kepenek, CHP’nin belediyecilik anlayışını net bir şekilde çizmesi gerektiğini kaydetti.

Editör: Haber Merkezi