TUGAY CAN / İZ GAZETE - İzmir Kent Konseyi’nin 29 Şubat 2020’de yapılması planlanan seçimli 16. Olağan Genel Kurulu’na dair olağanüstü gelişmeler yaşanıyor. Son olarak seçimde oy kullanacak olan delegelerin yüzde 25’inin delegeliklerinin düşürüldüğü ortaya çıktı. Delegeliği düşürülen isimler İzmir Kent Konseyi Başkanlığı’na dilekçelerini ilettiler. Dilekçelerin olumlu sonuçlanmaması halinde delegeliği düşürülen isimlerin önümüzdeki hafta İzmir Valiliği’ne de dilekçe sunmaları bekleniyor.

Öte yandan delegeliği düşürülen isimler arasında İzmir Kent Konseyi Başkanı Çağrı Gruşçu da yer aldı.

Konak Kent Konseyi Sekreteri Alper Yağlıdere ise yaptığı açıklamada “Benim Genel Sekreteri olduğum beş ayrı derneğin burada temsilciği kabul edilmedi. Biz bütün belgeleri vermemize rağmen bizim delegeliklerimiz düşürüldü” diye konuştu.

‘KENTİ KUCAKLAMASI MÜMKÜN DEĞİL’

Sürece ilişkin basın mensuplarının sorularını yanıtlayan İzmir Kent Konseyi Başkanı Çağrı Gruşçu, “Buradaki mevcut yapı içerisindeki 2015 yılında yapılan Olağan Genel Kurul’da başkan seçildim. O süreçten bugüne bir gün bile tarafgir bir tutum içerisinde bulunmadım. Herkesi kucaklayan bir tutum içerisinde görevimi yapmaya devam ettim. Ama görüyoruz ki süreç içerisinde çeşitli kurum ve kuruluşlarda görev yapan hatta çeşitli siyasi partilerde görevleri olan arkadaşlarımızın da bu yaklaşımda olmasına rağmen üyeliklerinin düşürüldüğünü görüyoruz. Bu demokrasiye olan bir darbedir. Bu doğru bulabileceğimiz bir yaklaşım değildir. Her şeyden önce İzmir Kent Konseyi’nin üzerindeki bürokratik baskının ortadan kaldırılması gerekir. Bu anlayışla İzmir Kent Konseyi’nin demokratik ve katılımcı anlayışla kenti kucaklaması mümkün değildir” ifadelerini kullandı.

İzmir Kent Konseyi Başkanlığı’na sunulan dilekçede ise şu ifadelere yer verildi:

“İzmir Kent Konseyi’nin seçimli 16. Genel Kurul’unun herhangi bir hukuki anlaşmazlığa konu olmadan tüm İzmirlileri kucaklayarak gerçekleşmesi için genel kurul hazırlık çalışmalarının açık, demokratik ve katılımcı bir süreç içinde yürütülmesi, başvuru için gerekli belgelerin aksi kanıtlanıncaya kadar doğru kabul edilmesi, yürütme kurulunun görev, yetki ve sorumluluk alanına girmeyen konularda karar alıp işlem yapmaması, Kent Konseyi Yönetmeliği hükümlerine göre başvuran sivil toplum kuruluşları arasında kısıtlayıcı ve sınırlayıcı hiçbir ayrımın yapılmaması, hazırlık sürecinde görev yapan Kent Konseyi çalışanlarıyla memur statatüsündeki kamu görevlilerinin olası usülsüzlük ve hukuksuzluklar nedeniyle yarın öbür gün zor duruma düşmemeleri amacıyla daha adil ve hassas davranmaları talebimiz olup; aksi takdirde, İzmir Kent Konseyi’nin daha demokratik, daha katılımcı bir yapıya kavuşması için hem hazırlık hem de genel kurul süreçleri konusunda idare ve yargı makamları düzeyinde girişimlerde bulunacağımın bilinmesini isterim”

Editör: Haber Merkezi