YAĞIZ BARUT / İZ GAZETE- Çiğli Belediyesi tarafından düzenlenen “Ekolojik Sürdürülebilir Bir Kent ve Adil Bir Yaşam” temasının konu alındığı 'Çiğli Kent Sempozyumu'nu devam ediyor. Çiğli Belediye Başkanı Utku Gümrükçü’nün ev sahipliğinde, gerçekleştirilen sempozyumun ikinci gününde, CHP Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Yunus Emre, 'Yerel Yönetimlerin Gençlik Politikası'na dair görüşlerini aktardı.
Türkiye'nin çok uzun zamandır yönetim krizi yaşadığını dile getiren Emre, "Bu da hesap veren, denetim mekanizması olan demokratik özelliğin yok olması ile başladı. Türkiye'de ekonomi, eğitim, gençlik ve her türlü konuda sorunlara yaklaşılırken bu politika konuları tek adam rejimimin sürdürülmesi için neye yarar diye düşünülerek sürdürülüyor. Dış politikaya Türkiye'nin çıkarı nedir diye bakılmıyor, tek adam rejimi nasıl sürdürülür diye bakılıyor. Bu diğer tüm politik alanlarda da böyle. Yönetim krizinin temeli de budur. Hesap verme, denetlemenin dışarıda bırakılması, tek adam yönetiminin güçlendirilmeye çalışılmasıdır." dedi.
"GENÇ NÜFUSA YATIRIM YAPARSAK GELECEĞİMİZ PARLAK"
Gençlerin potansiyel olarak Türkiye için önem taşıdığını belirten Emre, "Türkiye'de 15-24 yaş arasında 12.9 milyon vatandaş var. Bunu 30 yaşa çıkarırsak 19.2 milyon insan var. 0- 30 yaş arasında 38 milyon insan var. Bu genç potansiyel Türkiye için çok önemli. Bir toplumun medyan ysşı yani ortanca yaşı da çok önemli. Bu yaş Türkiye'de 31. Yanı ülkenin yarısı 31 yaşından genç, yarısı ise yaşlıdır. Bu neden önemli? Türkiye'de genç bir nüfus var. 80'li yıllarda, Türkiyesi'nin bu medyan yaş 19 idi. Buradan Türkiye'de nüfus artış hızının düştüğünü ve nüfusun yaşlandığını anlıyoruz. Bu durum ülkemiz için büyük bir fırsat ve zorluk aslında. Fırsat penceresi deniyor buna. Üretken olan 15-65 yaş arasındaki nüfus, ekonomik faaliyetleri yüklenen kesimi oluşturuyor. Fırsat penceresi şu, iyi bir donanım ve eğitimle geliştirirseniz bu üretken nüfusu parlak bir gelecek var. Ama başaramazsanız durum karanlık demektir. Güney Kore'de buna benzer bir insan kaynağı vardı. Bu insan kaynağına doğru yatırımı yaparak bu duruma geldiler. Buna karşılık Latin Amerika ülkeleri siyasal kutuplaşma, darbeler vs. ile ekonomik gelişme gösteremedi. Yani üretken nüfusa gerekli yatırımı yapmadılar. Bu sebeple Türkiye'nin şu yıllardaki durumu çok kritik. Genç nüfusa yeterli yatırımı yaparsak geleceğimiz parlak ama yönetim krizi sebebi ile bundan uzak duruyoruz."ifadelerini kullandı.
"HİZMETİN PARANIN SERBEST DOLAŞTIĞI DÜNYA VAR"
Türkiye'de üniversite okuma oranının arttığını ancak eğitim kalitesinin uluslararası alanda gerilediğinin altını çizen CHP Genel Başkan Yardımcısı Doç. Dr. Yunus Emre, "Dünya ekonomik forumunda 138 ülke inceleniyor. Türkiye 99. Sırada. Eğitim politikaları bakımından iflas olduğunun kanıtıdır. İran, Pakistan, Malezya gibi ülkeler önümüzde duruyor. UNICEF 41 ülkeyi değerlendirdi. Son sıradayız. Dünyada bir rekabet var. Hizmetin, paranın serbest dolaştığı bir dünya var. Kim pastadan daha fazla pay alacak kavgası var. Türkiye büyük bir demografik yapı ile mücadeleye başlıyor. Ama karşılaştığımız manzara eğitim yüzünden çok olumsuz. En fazla genç illerimiz Hakkari, Şırnak ve Bayburt'ta en yaşlı Muğla, Balıkesir ve İzmir. Bu niye önemli? Eğitim ve gençlik politikalarının Türkiye'nin her tarafında aynı olmasının doğru olmadığını, bölgelere göre değişmesi gerektiğini de gösteren bir göstergedir." dedi.
"TÜRKİYE'DE HER 4 GENÇTEN BİRİ EVDE OTURUYOR"
Türkiye'deki genç işsizliği istatistiklerle açıklayan Emre,"Türkiye'deki işsizlik yüzde 20'lerin üzerinde ama gerçek bu değil, daha fazla işsiz genç var. Çünkü açıklanan istatistiklerde, umudunu kaybeden ve bu sebeple iş aramayı bırakan gençler yok. İş aramadığı için, işsiz değilmiş gibi gösteriliyor. Buna Batı'da isim verildi. Eğitim, istihdam ve yetiştirmede olmayan insan diyorlar. Türkiye'de her 4 gençten biri evde oturuyor. Bu da gerçeğin tamamı değil. Hane halkı işgücü anketlerinde çıkıyor bu. Kurumsal olmayan nüfus verilerine göre yapılıyor. Mesela yurtta kalan, askerde olan, hapisteki gençler bunun dışında kalıyor. Bu rakamları bu gerçeğe göre revize ettiğinizde durumun daha karanlık olduğunu görüyorsunuz. Bunun ortalaması OECD ülkelerinde yüzde 14, Türkiye'de ise yüzde 31." açıklamasında bulundu.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Emre, bir diğer önemli sorunununda demokratik katılım olduğunun altını çizerek, "Gençlerin siyasete ve karar alma süreçlerine ne kadar katılabildiği çok önemli. Kendi partimiz açısından da özeleştiri yapabiliriz. Türkiye demokrasi bakımından OECD ülkeleri arasında son sırada. Gençlerin ciddiye alınma problemi var. Sosyal dışlanma sorunu da çok ciddi bir problem. Daha çok yoksulluk, işsizlik ve ayrımcılık gibi kavramları kapsayan bir durum. Türkiye'de bu gençlerin oranı yüzde 38.3. Gördüğünüz gibi gençler için sosyal dışlanma yakıcı bir duruma geliyor." dedi.
"AMERİKA'NIN YENİDEN KEŞFEDİLMESİNE GEREK YOK"
Gençlik politikalarının nasıl ele alınması gerektiği ile ilgili önemli noktalara değinen Emre, " Gençlerin yapabilirliklerini arttırması için yerel yönetimler önemli. Gençlerin sosyal hayata katılımı güçlendirilmeli. Gençlerin toplumsal yabancılaşması, madde bağımlılığı ve dışlamadan kurtulması için spordan yararlanılmalıdır. Spor gündelik hayatın ve iyi bir toplum olabilmenin parçasıdır. Bunun da yolu yerel yönetimlerden geçiyor. Sağlık ve sosyal hizmetlerinin okul içi ve dışındaki gençler için çalışması gerekir. Sivil girişimlerin, genç parlamentoların desteklenmesi, bu konuda eğitimlerin yaygınlaşıtırılması çok önemli. Genç istihdamın da sağlanması gerekir. Ama yerel yöneticinin sadece iş bulma değil, insan onuruna yakışan bir iş bulması elbette görevidir. Gençlerin karar alma süreçlerine katılması ve onları siyasal hayatın bir öznesi olarak görülmesi, onların kendi taleplerini politika konusu haline dönüştürmesi, kendi sorunlarını çözme olanaklarının verilmesi gerekiyor. Gençlerin söz hakkı var mı! Yerel yönetimler içinde çok kritik bir süreç bu. Özetle Amerika'nın yeniden keşfedilmesine gerek yok. Çözümler aslında net ama Türkiye'nin meselelerini bu yönetim ile çözmesi imkansız. Bu iktidar değişene kadar yerel yönetimlerin yapacağı çalışmalar önemlidir." açıklamasında bulundu.
