Bizden neleri çalmadılar ki… Hayır, o ballı ihaleleri, çökülen şirketleri, komisyonları, sızdırılan soruları, bildiğimiz, bilmediğimiz pek çok usulsüz uygunsuz, yasa dışı işleri söylemiyorum. Vakti zamanı geldiğinde hepsi ortaya dökülecek ve ne varsa yasal yollarla hesabı sorulacaktır. 

Ama bizden telafisi, geriye getirilmesi mümkün olmayan çok daha değerli şeyleri çaldılar. Öncelikle bu ülkenin yıllarını, gençlerin geleceğini, umutlarını, hayallerini, özgürlüklerini çaldılar.  Bizim gibi belli bir yaşın üzerindeki nesil belki vaktiyle yaşadığımız kırık dökük güzelliklerle teselli buluyoruz ama hayata veda etmeden güzel günlerin gelmesini umut ediyoruz. Bu umutla direniyoruz, ayakta ve hayatta kalmaya çalışıyoruz.

Ama gençler için öyle mi?  Ülkenin geleceği olan gençler son 20 yılı  gerici, karanlık ve mutsuzluk, kötülükten beslenen bir yönetim ile geçirdi. Çoğu, başka bir yönetim bilmiyor bile. Yaşamın ve hayatın güzelliklerine dair ne varsa ellerinden alındı, gelecek kaygısı karabasan gibi! Kendimiz, geleceğimiz olan çocuklarımız, gençlerimiz ve elbette ülkemiz için kaygı doluyuz. Bir yanımız hep buruk, günü geçirip, ‘idare ediyoruz’..

Ülkeye verdikleri hasar bu kadarla da sınırlı değil. Yok ettikleri  bir başka şey daha var!.. 'Utanma duygusunu’ yok ettiler. Hani ‘ar damarı patlamış’ derler ya eskiler; artık toplum ar damarı çatlamış, utanma duygusu kalmamış, rezil olmayı bilmeyen tiplerle dolu.

Kaba, saygısız, şiddet yanlısı, saldırgan, ben merkezci ‘iki ayaklı canlı modelleri’  etrafımızda fır dönüyor. Bunlar, tam da bu iktidar döneminin kodlayıp içimize saldığı kriminal tipler. Nasıl, ne şekilde kendimizi koruyacağız, bilmiyoruz. İktidarın neden olduğu toplumsal bir çöküş yaşıyoruz ve en büyük kayıp ‘ahlak’ta!

Ya siyasetteki ahlak yoksunu, ar damarı çatlamışlara ne diyeceğiz? Rezil olmayı bilmeyen, ‘bu halk neleri unutmadı ki, beni de unutur, bu arada dümenime bakayım’ deyip fırıldak gibi dönen tipler!..Siyaset tarihimizde böyleleri hep olmuştur ama bu kez (hiç hak etmediği halde) İzmir’i temsilen Meclis’e gönderilen Çelebi adlı eski asker; emsallerinden birkaç adım öne çıktı.

CHP'den ayrıldıktan sonra o partinin kucağından başka bir kucağa savrulan, sildiği twitlerle iyice   kimliksizleşen, değersizleşen, yolunu kaybetmiş birinden söz ediyoruz. AKP tipi siyasetçi örneği sergileyen biri olarak layık olduğu yer elbette o partidir ama bu isme oy veren İzmirli seçmenin ruh hali hiç iyi değil, bunu da CHP'nin iyi bilmesi lazım. İzmir örgütünde vekilliği misliyle hak edenlerin önüne böyle ‘ithal’ ürün koyarken umarız artık daha titiz davranırlar!..