Ey muhalefet… ‘Ama’sız, , ‘fakat’sız bir araya gelebilmek için daha neyin olmasını, hangi balyozun kafanıza/kafamıza inmesini bekleyeceksiniz?... Bu yönetim, bu sistem, bu tek adam rejimi bir seçimi daha atlatırsa, ne partileriniz, ne liderlikleriniz ne örgütleriniz kalacak. Kaçak güreşen korkak sivil toplum örgütleri, iş insanları, meslek kuruluşları, sendikalar… Hiç biriniz olmayacaksınız. Bırakın muhalefet etmeyi, aykırı tek bir söz bile yok olmanız için yeterli olacak. İradenizi, düşünme yetinizi, söz söyleme hakkınızı elinizden alıyorlar; üstelik buna bir kılıf uydurmaya bile çalışmıyorlar... Öyle fütursuzlar ki, adeta alay ediyorlar! Siyasallaşmış yargıları, partili hâkim ve savcılarıyla tepemize iniyorlar, dur denmezse, daha da inecekler, yok edecek, bitirecekler. Kendilerine biat etmeyenlere layık gördükleri Türkiye bu.

Gezi Direnişi, Osman Kavala bir simgedir, ‘yaptığımız, yapacaklarımızın işaretidir’ diyerek bu cezaları yağdırıyorlar. İki yıl önce beraat ettiği davadan ağırlaştırılmış müebbet hapis nedir arkadaş? İki yıldır içeride tuttukları casusluk davasından da beraat ettirerek üstelik… Diyorum ya, adeta alay ediliyor, dalga geçiliyor üstelik bunu bu ülkede sanki hukuk, Anayasa varmış gibi yapıyorlar!

‘Ama’sız ‘fakat’sız ‘bu iktidar gitsin, ülkeyi uçuruma götüren sistem değişmeli’ diyen her birey, kurum, kuruluş ve partinin artık bu ortak paydada bir araya gelmesi şart. Zira iktidar yandaşı, yalakası olmayan; itiraz edip sesini yükselten herkesin, her kurumun susturulacağı bir sona doğru yol alıyoruz.

Üstelik bunu ülkeyi ‘korku tüneline’ sokarak, nifak tohumları atarak, yargıyı sopa gibi kullanarak, trollerle dehşet saçarak yapıyorlar. Seçim kaybedip, iktidardan gitmekten, yeni Gezi’lerin olmasından korkuyorlar. Oysa 2013’de 81 ilde milyonlar gelmekte olan bu günlere karşı demokrasi, çevre, insan hakları diye sokaktaydı. Şimdi fatura başta Osman Kavala ile bir avuç aydına kesiliyor, milyonlara göz dağı veriliyor.

Hep söylüyorum, bu seçim çantada keklik değil!.. Kimi vekillerin rehavete yol açabilecek şekilde ‘alıyoruz seçimi rahat olun’ demesi de doğru değil. Daha şapkadan neler çıkartır bu iktidar, en kötüsü sandık güvenliği, oy çalma ihtimalleri!..Bir kez daha ‘atı alıp Üsküdar’ı geçmelerine’ tahammülü yok bu ülkenin.

O herkesin çaresizce umut bağladığı altılı masa mensubu liderler; ‘armudun sapı, üzümün çöpü’ demeyi sürdürür, ‘etim ne budum ne’ diye düşünmeden birbirlerine ayar vermeye kalkar ve küçük hesaplara gark olurlarsa; yandı gülüm keten helva!..Ne partileri ne de girecek bir seçimleri kalır sonrasında!.. ‘Geliyor gelmekte olan’ demekle olmuyor, birlik olunmazsa şimdilik gelmekte olan çok büyük bir karanlık dönem!...