İzmir’ in 30 ilçesinden biri olan Aliağa neden bu kadar önemlidir?

Balıkçılık, tarım ve turizm ile geçiniyorlardı. Birdenbire sanayi yatırımlarına boğuldu Aliağa. Rafineri, petrokimya tesisleri, demir çelik yatırımları için uygundu. Kuzeyinde Çandarlı, güneyinde Nemrut Körfezleri de vardı. Aliağa Körfeziyle birlikte buraya gelecek büyüklükteki gemilere liman olabilirlerdi. Öyle de oldu.

LPG Dolum tesisleri de buraya yerleştiler. Sonra doğalgaz terminali de geldi bölgeye. Gübre ve kâğıt fabrikaları, demir çekme tesisleri...

Küçük sanayi siteleri, ALOSBİ (Aliağa Organize Sanayi Bölgesi), dökümcüler... Say say bitmez!

Elektrikli ark ocağı yöntemiyle hurdalardan demir çelik üretimi burada olunca gelsin Gemi Söküm Tesisleri!

Dünyanın, Avrupa’nın yapmadığı ne kadar üretim konusu varsa Türkiye’ye yönlendirildi. Aliağa da belirttiğim kirletici, yaşamı yok edici yatırım varsa payına düşenden fazlasını aldı!

Aliağa’da bulunan demir çelik fabrikalarının tükettiği toplam elektrik tüm İzmir kentinin tükettiğinden fazladır. Bu elektrik tüketimleri nedeniyle de Aliağa’da termik santralleri yatırımlarına neden olmaktadırlar. Kayıpsız hemen tüketicilere ulaştırılabilir elektrik! Kendi ÇED Raporlarında belirtiyorlar bunu.

Hep yazıyorum, Türkiye’ye modası geçmiş teknolojileri satıyorlar. Çok su ve enerji tüketen yatırımları yaptırıyorlar. Bu yatırımların tamamı yaşamı tüketen, ekolojik sistemi yıkan yatırımlardır. Bunları kendi ülkelerinde yaptırmazlar. Ama Türkiye’de uygun işbirlikçileriyle politikacılarıyla serbestçe ve pervasızca yapabilirler!

Prof. Dr. Onur Hamzaoğlu, Kocaeli’nde yaptığı bilimsel çalışmayla anne sütü ve bebek kakalarında ağır metaller bulunduğunu kanıtlamıştı. Ya Aliağa’da böyle bir araştırma yapılsa?

Demir çelik fabrikalarının etrafındaki köyler kanserden kırılıyorlar. Genç yaşta kanserden ölen çok insanımız var. Kendileriyle görüşmüşlüğüm konuşmuşluğum var. TV’lerde yayınlandı söyleşilerimiz...

Bu fabrikaların elektrikli ark ocağı tozları yollara serildi. Kilit taşları yapıldı belediyelere pazarlandı! Şimdi yalnız Aliağa ve İzmir’ de değil her yerdeler...

EAOT (Elektrikli Ark Ocağı Tozları) dağlar oldu. Fabrikalarına sığmadı. Verimli tarım topraklarını satın alıp oralara yığdılar. Haydi, demir çeliği ihraç ettiğiniz ülkelerden bir tane böyle örnek gösterin.

Türkiye’m! Seni çok ucuzlattılar. Görevlerini ülkemizi pazarlamak olarak tanımlayanlar hâlâ bu tür yatırımlara çanak tutuyorlar. Dağlarımız, denizlerimiz, ovalarımız pazarlanıyor. Sularımıza el konuluyor.

Aliağa bu konuda en talihsiz yerleşim yerimiz. Bangladeş, Hindistan, Pakistan’dan başka gemi sökümü yapılan dördüncü yerdir.

Her türlü tehlikeli atığın girdiği, uyuşturucunun en çok yakalandığı Aliağa. Yaşam alanı olmaktan çıkarılmış, insanları yok sayılmış, emekçileri köleleştirilmiş ilçemiz; bizim Aliağa’mız!