25 Ocak 2020’de Resmi Gazete’de yayınlanan Urla ve Çeşme’yi kapsayan acele kamulaştırmalara ilişkin son olarak 12 Şubat tarihinde Resmi Gazete’de yeni bir Cumhurbaşkanı Kararı yayınlandı. Bu karar ile Urla’da bulunan parsellerden bazılarından acele kamulaştırma kaldırıldı. Bunun yerine Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından projesi açıklanan “Çeşme Turizm Bölgesi’nin” alanı büyütüldü.
Acele kamulaştırma kararına; Cumhuriyet Halk Partisi kamuoyu tarafından geniş tepkilerin geldiği bilinen bir olgu. Ancak burada esas olan ve artık herkesçe de bilinen bir nokta daha var ki epey can alıcı. Acele kamulaştırma işleminden İzmir’in AKP’li vekilleri de haberdar değil. Bu noktada AKP Genel Başkan Yardımcısı Hamza Dağ’ın acele kamulaştırmaya dair ilk açıklamasının acele kamulaştırmanın kısmi iptalinin uygulandığı gün olmasının altında ne olduğunu merak ediyorum. 
Öte yandan söz konusu acele kamuşlaştırmalardan AKP’li İzmir Milletvekilleri’nin haberdar olmamasının bir rahatsızlık yarattığı da konuşulanlar arasında. Burada kafama takılan ve kamuoyunun da peşine düşmesi gereken ‘soru’nun aynı zamanda bu yazının başlığını oluşturduğu kanaatindeyim.

EKREM ORAN İLE KONUŞTUM!

Çeşme’de Turizm bölgesinin alanının genişletilmesini Çeşme Belediye Başkanı Ekrem Oran’a sorma fırsatı buldum. Kendisine bir açıklama yapıp yapmayacağını sorduğumda “Konuyla ilgili çok fazla açıklama yaptım” yanıtını aldım.  Ancak 12 Şubat’ta Resmi Gazete’de yayınlanan Cumhurbaşkanı Kararı ile Çeşme’de Turizm Bölgesinin alanının büyütülmesine ilişkin Çeşme Belediye Başkanı önümüzdeki günlerde bir basın açıklaması gerçekleştirebileceği yönündeki kapıyı açık bıraktı. 

BİR SORU

Mevcut durumda Urla’da kısmi bir iptal söz konusu. Bu kısmi iptalin ardından “Söz konusu parseller içerisinde DİSK’e bağlı Genel-İş sendikasının arazileri de var mıdır?” diye düşündüm ve telefona sarıldım. DİSK Ege Bölge Temsilcisi Memiş Sarı da Genel-İş Sendikası Genel Başkanı Remzi Çalışkan da iptal edilen araziler içerisinde Genel-İş Sendikası’na ait arazilerin bulunmadığı bilgisini aktardı bana. 
Acaba acele kamulaştırma ile ilgili çalışmayı yürütenler “Keşke Genel-İş Sendikası’nın arazisine bulaşmasaydık da bu işi sessiz sessiz yürütseydik” diyorlar mıdır? Kimbilir?