Merhaba Refik Abi,

Biraz erken davranayım istedim ki 10 Şubatta (doğum günün ya) ulaşmış olsun sana mektubum.

Nereden estiyse esti işte -iyi oldu ama- epeydir mektup yazıyorum, yazdıkça da yenileri düşüyor gönlüme/ aklıma... Kime dersen, eski dostlara. Bak, bugün de sana...

Bunu söylemiş miydim sana, bilmem; gazeteciliğe adım attığım yıllarda senin “düzeltmene notlar”ının büyük yararını görmüştüm. Ta o yıllardan, neredeyse otuz yıl oluyor be abi, bir teşekkür borcum var.

Aslında başka borçlarım da var sana. Gerçi onlar için teşekkür etmiştim ama bir kez daha anımsamakta da sakınca yok.

2010 yılının ikinci yarısında (Bak şimdi, onun üstünden de on yıl geçmiş!), “Nokta” kitabımı hazırlarken dostlar fısıldamıştı senin “Nokta’da” da yaşadığını. İlkokulun son iki sınıfını okuduğun Necatibey İlkokulu yıllarını ne de güzel yazıp yollamıştın! O kitabımın ikinci baskısı yakında çıkacak Refik Abi. Bu baskıdan da yollarım sana bir tane.

Namık Kemal Lisesinden arkadaşın Abdullah Neyzar Karahan’ın şiirlerini Ahmet Günbaş’la Oğuz Tümbaş derleyip topladılar, ben de yayıma hazırlama işini üstlendim. Şu bahar ayları çıkmadan ortaya çıksın/ yayımlansın istiyoruz. Ondan da ulaştırırız.

Güz aylarında, yine İzmir’de olduğun yıllarda şiirle, edebiyatla dopdolu geçen günlerinizden arkadaşın Halit abiyle (Özboyacı) kesiştirdik yolları. Onca zamandır yazıp durduğu şiirlerini sonunda “Sevda Kesiği” adıyla geçen yılın martında kitaplaştırmış. Kitap kısa sürede tükenince (Cemal Süreya düştü aklıma!) bu kez “Postacılar Sırdaş Değil” çıkagelmiş, “Sevda Kesiği” de içinde. Sağ olsun, bana da ulaştırdı bu iki kitabını. “Kitap Adası”nın ikinci sayısında tanıttım ben de...

İzmir Araştırmaları Topluluğunun, Oğuz Tümbaş’ın sunduğu dizi etkinliği “Şiir Kemeraltı’da”nın ocak konukları arasında Halit abi de vardı. Etkinliğin düzenli mekânı Mirkelam Han, dopdoluydu. Benim için günün sürprizi, o unutulmaz gençlik yıllarınızın bir başka adı Tuncer Gönen’le yıllar sonra karşılaşmak oldu. Meğer sürprizin de sürpriz varmış, Tuncer abi de şiirlerini, “elli yılın özeti” dediği bir kitapta toplamış: “İyi Bir Dünya Oyuncusu”.

Kitabın önsözü yerine kaleme aldığı “Ben” başlıklı yazısında, birlikte büyüdükleri arasında Halit Özboyacı, İzzet Göldeli, Sedat Erden, Özkan Mert, Ali Özpalanlar, Abdullah Özkan’la birlikte senden de söz ediyor. Sonra, “İzmir’in şairleri, yazarları bunlar.” diyor, sözü Şato’ya, Atıf’a getiriyor. Gerçi sen o yılları “Anılarımın Kardeşi İzmir”de, kimi başka kitaplarında yazmıştın ama Tuncer abinin kitabını da görmeni isterdim.

Sevgili Refik Abi,

Senden açılır da söz ya da sana iki satır yazılır da çocukları sahneye çıkarmamak olur mu?

Çığlık çığlığa (Bana hep öyle gelir!), “Elim sanata düşer usta/ Dilim küfre, yüreğim acıya/ Ölüm hep bana/ Bana mı düşer usta?// Sevda ne yana düşer usta/ Hicran ne yana/ Yalnızlık hep bana/ Bana mı düşer usta?// Gurbet ne yana düşer usta/ Sıla ne yana/ Hasret hep bana/ Bana mı düşer usta?” diye seslendiğin “Çırak Aranıyor” şiirini okumak, ülkemizde çocukları düşününce, bugünlerde daha bir yürek istiyor. Evet; “ölüm”, “yalnızlık”, “hasret” hep onlara düşüyor hâlâ! Dahası var, (tacizi-tecavüzü düşününce) nerdeyse şu senin saydıklarına razı olacak çocuklar!

Seninki de, bütün şairlerinki gibi, bunların hiçbir olmasın, çocuklar gün görsün isteğiydi ne ki seninkilere benzer şiirler bir süre daha yazılacak; öyle görünüyor.

Düşlerde kaldı/ düşlerde yaşadığım her şehir” diyorsun ya “Düşler Şairi” kitabının kapısına yerleştirdiğin o kısacık şiirinde, ah şu anılar, bir de çocuklar ve onlarla çoğalan umutlar (kitapları da saymak gerek galiba) olmasa zor katlanılır günlerden geçiyor dünya!

Dağlarca’nın, “Şiir seven cinayet işleyemez!” sözünü de anımsayınca bunca utanmazlığı, arsızlığı, hergeleliği ancak kitaplardan/ edebiyattan uzak düşmelerle açıklayabiliyorum. Onun içinmiş Halkevlerinin binlerce kitabının yok edilişi, onun içinmiş kitap yasakları...

Bütün yazdıkların kıymetli bizim için Refik Abi ama ille de çocuklar için olanlar... Mektubu öylece bıraktım, “Zuzu”yu aldım sergenden, ardından “Yaramaz Şiirler”e uzandım... Ülkü Tamerce söyleyeyim: “Ben sana teşekkür ederimRefik Abi!

........................

Refik Durbaş (şair, yazar, gazeteci/ 10 Şubat 1944-30 Kasım 2018)

Noktam Eksik Olmasın”, Y. Bekir Yurdakul, anlatı, Heyamola Yayınları 2011, İstanbul

Postacılar Sırdaş Değil”, Halit Özboyacı, şiir, Klaros Yayınları, Ağustos 2019, Ankara

İyi Bir Dünya Oyuncusu”, Tuncer Gönen’le, şiir, Klaros Yayınları, Haziran 2019, Ankara