Bu hafta 8 Mart üzerine hasbihal etmek ve izninizle kendi cümlelerimden ziyade alıntılarla buraya notlar düşmek istiyorum.

"Dünya Kadınlar Günü" olarak 8 Mart gününün belirlenmesine kaynaklık eden olay konusunda muhtelif tartışmalı iddialar mevcuttur. Bunlardan biri, Rusya'da çarlığın yıkılmasına yol açan 1917 Şubat Devrimi'nin 8 Mart günü yapılan kadın yürüyüşü ve grevleri ile başlamış olması, bir diğeri 8 Mart 1908'de ABD'nin New York kentinde çoğu sosyaIist olan kadın işçilerin öncülüğünde sendikal haklar ve kadınlara oy hakkı talepleriyle düzenlenen miting, başka biri ise 8 Mart 1857'de yine ABD'nin New York kentindeki bir tekstil fabrikasında grevci işçilere polisin saldırması, işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, arkasından da çıkan yangında işçilerin kurulan barikatlar nedeniyle kaçamamaları sonucunda 120 kadın işçinin ölmesi ve yine bir başkası ise, bununla çok paralellik arz eden ancak gerek Dünya Kadınlar Gününün ilk kararlaştırıldığı 1910'dan gerekse ilk uluslararası kutlamaların düzenlendiği 19 Mart 1911'den sonra hiç bahsi geçmeyip çok sonraları ileri sürülen, 25 Mart 1911'de New York'ta gerçekleşmiş Triangle Gömlek Fabrikası yangınıdır.

Türkiye'de 8 Mart

Türkiye'de 8 Mart Dünya Kadınlar Günü ilk kez 1921 yılında kutlanmaya başlandı. Daha sonraki yıllarda ise uzun süre 8 Mart kutlamalarına izin verilmedi. Ancak "Birleşmiş Milletler Kadınlar On Yılı" programından Türkiye'nin de etkilenmesiyle, 1975 yılında "Türkiye 1975 Kadın Yılı" kongresi yapıldı. Böylece 8 Mart, 1975 yılında ve onu izleyen yıllarda daha yaygın ve yığınsal olarak kutlandı, kapalı mekanlardan sokaklara taşındı. 12 Eylül Darbesi'nden sonra tekrar askeri cunta yönetimi tarafından dört yıl süreyle hiçbir kutlama yapılmasına izin verilmedi.

1984'ten itibaren her yıl çeşitli kadın örgütleri tarafından kutlanmaya devam edilmektedir. Bu yeni dönemin temel farkı, eskiden sadece sosyalist kesimin sahiplendiği bu günün artık hemen tüm kadın kuruluşlarının yanı sıra adeta resmi bayram gibi devlet yetkilileri ve kurumları tarafından da kutlanmaya, hatta şirketlerin de reklam ve pazarlama faaliyetleri ile buna katılmaya başlamasıdır.

2003 yılında yurt çapındaki çeşitli Dünya Kadınlar Günü kutlamaları arasında Taksim'de başlayan ve her yıl 8 Mart'ta tekrarlanan Feminist Gece Yürüyüşü sonraki yıllarda başka şehirlerde de yapılmaya başladı. 2014 yılında İstanbul Valiliği tarafından Taksim Meydanı ve İstiklal Caddesi'nin yürüyüş ve miting yapılabilecek yerler listesinden çıkarılmasından sonra 8 Mart günü İstiklal Caddesinde Feminist Gece Yürüyüşü yapılmaya birkaç yıl devam edildiyse de 2019 yılında polis İstiklal Caddesi'nde toplanan binlerce kişinin yürüyüş yapmasını engelledi. Önceki yıllarda olduğu gibi yürüyüş yapmakta ısrar eden kalabalık göz yaşartıcı gaz ve plastik mermiler kullanılarak dağıtıldı.

***

Ve son olarak; 29 Mart 2019’da evinin önünde çalışma arkadaşı Zeynel Akbaş isimli erkek tarafından öldürülen Fatma Şengül’ün kızı Açelya Şengül kaleme aldığı 8 Mart bildirisini değerli buluyor ve siz sevgili okuyucu ile paylaşmak istiyorum:

"8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü, bu yıl geçmiş yıllardan daha farklı bir anlam taşıyor benim için. Emekçi, mücadeleci annem Fatma Şengül aramızda olmayacak. 129 dokuma işçisi kadın, hakları için hayatlarını kaybetmişlerdi yıllar önce. Daha iyi şartlarda çalışmak, eşit işe eşit ücret, çalışma saatlerinin düşürülmesi taleplerimiz kabul edilmeli diye greve çıkmışlardı.

Türkiye'de emekçi olmak başkadır kadınsanız. İş yerinde mobbing, taciz, ölüm, kadınlara dayatılan ve gittikçe artan bir sömürü sistemi. Annem Fatma Şengül emekli olmasına rağmen çalışmak zorunda olan emekçi bir kadındı. İş yerindeki mobbing ve ağır çalışma şartlarına karşı çıktığı için, aynı iş yerinde birlikte çalıştığı erkek tarafından katledildi.

Ben kızı Açelya, annemin bıraktığı yerden onun mücadelesini, kadın cinayetleri mücadelesini, emek mücadelesini sürdürüyorum. Fırsat bulduğum her alanda kadınların sesi olmak için elimden geleni yapıyorum. Santim santim yazacağım kadın isyanımızı. Ülkemizde yüzlerce örneği olan kadın cinayetlerine dur diyebilmek, bu yıl annem Fatma Şengül'ün ve katledilen kadınların isyanı olmak için tüm kadınları 8 Mart'ta alanlara çağırıyorum! 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günümüz kutlu olsun.

Yaşasın kadın mücadelemiz!"

Okuyucuya sevgi ile.