Mustafa Balbay, konuya ilişkin soru önergesi için şu değerlendirmelerde bulundu:
“Bakanlığın toplattığı kitaplardan birinin içeriğini kısaca paylaşmak isterim. Milli Eğitim Bakanlığı Talim Terbiye Kurulu Başkanlığının onayladığı Sosyal Bilgiler 7. sınıf çalışma ders kitabının 1. ünitesinde “İletişim ve İnsan İlişkileri”, 6. ünitesinde de “Yaşayan Demokrasi” konuları anlatılmakta. Ünitelerde ülkemizde yaşanmış bazı somut olaylar işlenerek çocuklarımıza demokrasi, özgürlük, toplumsal dayanışmanın sonuç alan örneklerinin verildiği görülmekte.
Kitabı incelediğimizde 1. ünitede “Gizlilik Kareleri” temalı konu anlatımında Anayasamızın 20 nci maddesinde yer alan “özel hayatın gizliliği”, 21 nci maddesinde yer alan “konut dokunulmazlığı” ve 28 nci maddesi ile anayasal güvence altında olan “basın hürriyeti” ilkeleri anlatılmış.
Yine 6. ünitede “Halkın Gücü” teması ile Manisalı üzüm üreticilerinin İran üzümünün Türk üzümü adı altında Avrupa’ya gönderilmesine ilişkin üretici tepkileri anlatılmakta. Uygulama ile Türk üzüm üreticilerinin mağdur edildikleri işlenmiştir.
Kitapta işlenen konulardaki bir başka örnek de Sinop’ta yapılan “Nükleere Hayır” mitingi. Kitapta “Sinop Çernobil olmasın, Nükleer onların olsun Sinop bizim, kanserli nesiller istemiyoruz” gibi taleplerin seslendirildiği ifade ediliyor. “
Balbay, “kitapta ülkemizde meydana gelen bu gerçeklere yer verilmesi çok ilginç gelmişti. Ancak apar topar tekrar toplatıyor olması o kadar ilginç gelmedi. Hem yer verilip hemde kaldırılmasını birisinin açıklaması gerekli. Onun için Sayın Bakan’dan sorularımıza yanıt bekliyoruz” dedi.
Balbay kitapta çocuklara sorulan şu sorulara bakandan özellikle yanıt beklediğini söyledi ve o soruları şöyle sıraladı:
Yasama, yürütme ve yargı yetkilerinin tek elde toplanması halk için ne gibi sorunlar yaratabilir? Örneklerle açıklayınız.
Yöneticilerin istemediğiniz türden bir karar alması durumunda hangi demokratik yollarla onlara karşı gelebilirsiniz?
Egemenliğin tek kişinin elinde olduğu bir devlette mi yoksa halkın elinde olduğu bir devlette mi yaşamak daha iyidir? Niçin?
YOLSUZLUĞA SANSÜR
Balbay Bakanlığı rahatsız eden bir başka konunun da yolsuzlukla ilgili bölüm olduğunu belirterek, “Kitapta şöyle bir paragraf var; ‘Bir ülkede iktidara tek başına gelen parti, bir süre sonra basının, kurdukları hükûmet hakkında sürekli yolsuzluk haberleri yapmasından rahatsız olur. Anayasa’yı değiştirecek güce sahip olmalarından faydalanarak Anayasa’ya basın özgürlüğünü kısıtlayıcı maddeler koyarlar ve kendi izinleri olmadan yapılan haberlere sansür uygularlar. Artık yolsuzluk haberleri yayınlanmadığını bilen kötü niyetli kişiler daha da fazla yolsuzluk yapınca yaşanan ekonomik kriz ülkeyi bir kaosa sürükler.’ Dünyanın tüm demokrasilerinde genel doğru olarak kabul görecek bu saptama AKP iktidarını rahatsız etti ve kitap toplatıldı” dedi.
Balbay önergesinde sıraladığı şu sorulara Bakan Yılmaz’dan yanıt istedi:
Yukarda örnekleri verilen konuların çalışma ve ders kitabında işlenmiş olmasından bakanlığın rahatsızlık duyduğu doğru mudur?
Ders çalışma kitabının 6. ünite sonunda yer alan ünitemizi değerlendirelim testinde;
Yasama, yürütme ve yargı yetkilerinin tek elde toplanması halk için ne gibi sorunlar yaratabilir? Örneklerle açıklayınız.
Yöneticilerin istemediğiniz türden bir karar alması durumunda hangi demokratik yollarla onlara karşı gelebilirsiniz?
Egemenliğin tek kişinin elinde olduğu bir devlette mi yoksa halkın elinde olduğu bir devlette mi yaşamak daha iyidir? Niçin?
Okulunuzda hangi eğitsel ve sosyal etkinliklere katıldınız ve hangi görevleri aldınız?
sorularını içeren (Ç) maddesi ile bir değerlendirme sözkonusudur. Öğrencilere bu soruların sorulmasından bakanlık olarak sonradan rahatsızlık duyulduğu ve uygun görülmediği doğru mudur?
Ders kitabında yer alan bu sorulara sizin cevabınız nedir?
Kitabın yukarda belirtiğimiz ünitelerde işlenen konular nedeniyle acil bir karar alınarak toplatıldığı doğru mudur?
Ülkemizde cereyan eden toplumsal çıkarlarımızı koruyan konu ve olayların çocuklarımıza öğretilmesi milli ve yerli bir sorumluluk değil midir?
