Zorunlu tayinleri siyasi karar olarak değerlendiren Zeynep Altıok, “İktidar, yandaş sendikaya üye olmayan, hak hukuk adalet diyen, demokrasiyi savunan tüm muhalifleri cezalandırmayı sürdürüyor. Zorunlu tayinler siyaseten yapılmıştır ve hukuksuzdur. Anayasanın 41. Maddesi ve 657 sayılı Devlet Memurları Kanununun ilgili maddelerinde atama ve yer değiştirmelerde aile birliğinin korunması ilke olarak benimsenmiştir. Fakat AKP iktidarı ne Anayasa ne yasa ne de yönetmelik dinliyor. Yapılan uygulama ile eşler, ayrı ayrı illere tayin edilerek tayin mekanizması bir cezalandırma yöntemi olarak kullanılmıştır.  Konuşmalarında aile bütünlüğünü savunan sözde muhafazakârlar, eşleri birbirinden, çocukları anne babalarından ayırmış, aile bütünlüğünü bozmuştur.  Sayıları bini bulan öğretmen arkadaşımız hiçbir hukuksal dayanak gösterilmeden, sadece görülen lüzum üzerine farklı illere sürgün edilmiştir. Bu eğitim emekçisi arkadaşlarımızın ortak özellikleri; laik, bilimsel, demokratik, parasız eğitimden yana taraf olan Eğitim Sen üyeleri olmalarıdır. Tayin listelerinin, AKP ilçe örgütleri ve yandaş sendika Eğitim Bir Sen tarafından ortaklaşa hazırlandığına dair duyumlar aldık. Hazırlanan listelerin de buradan illerin Milli Eğitim Müdürlüklerine gönderildiği söyleniyor. Bu iddialar doğru mudur?” diye sordu.

 BİNLERCE ÖĞRENCİ ETKİLENECEK

Zorunlu tayinlerle beraber binlerce öğrenci ve onlara umut bağlayan ailelerin de etkileneceğini belirten Zeynep Altıok, “Çocuklarının laik ve bilimsel eğitim görmesinin isteyen velilerin elinden bu hakları alınmıştır. Aydınlanmacı ilerici eğitimcilerin yerine muhtemelen ‘kindar ve dindar’ nesil yetiştirmeye kodlanmış yandaş öğretmenleri atayacaklar.  AKP iktidarı eğitim sistemini dinselleştirerek gençliği kendi siyasal-ideolojik hedeflerine uygun olarak biçimlendiriyor. 4+4+4 eğitim sistemiyle başlayan süreçte, felsefe gurubu derslerinin azaltılıp, ‘din, ahlak ve değerler’ seçmeli dersleri başlığı altında din derslerinin arttırılması, müfredattan evrimin kaldırılıp, öğrencilerin zorla imam hatiplere yönlendirilmesi bunun en bariz örnekleri” diyerek, laik ve bilimsel eğitimin önemine vurgu yaptı.

Altıok şöyle devam etti:  “Uluslararası PISA testi sonuçlarına göre, Türkiye'deki öğrenciler bilim, matematik ve okumada OECD ortalamasının altında kaldı. Öğrencilerimizin matematik testindeki başarı seviyesi Birleşik Arap Krallığı ve Arnavutluk ile benzerlik gösteriyor. Okumada, Meksika ile beraber OECD ülkelerinin en sonunda yer alıyoruz. Çağdaş, demokratik ve zengin bir ülke yaratmanın ön koşulu laik ve bilimsel eğitimdir”  

Editör: Haber Merkezi